İcra dosyasına borçlu tarafından sunulan «mal beyanı» dilekçesinde, itiraz ve şikayet haklarından açıkça feragat edilmiş olması halinde, -borçlunun bu feragatı itiraz ve şikayet sürelerini de kapsadığından- haciz için ayrıca ödeme emrinin tebligatının dönüşün beklenmesine gerek bulunmayacağı—
Çeki beyaz ciro ile imzalayan borçlunun (cirantanın), kendisinden sonra gelen cirantanın imzasına itiraz edemeyeceği—
Takip konusu çekin üzerinde (ön yüzünde), keşide yeri üstünde bulunan imzanın «aval» hükmünde olduğu—
«TL» üzerinden düzenlenmiş olan 17.1.2006 tarihli çekteki (767.000.000 TL)’nin 767.00 YTL olarak algılanması gerekeceği, aksinin kabulünün aşırı şekilcilik olup hak kaybına sebebiyet vereceği—
Takip alacaklısının (hamilinin) kötüniyetli olduğu (senedi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiği) iddia ve takip hukukuna açısından geçerli bir (yazılı) belge ile kanıtlanmadıkça, keşidecinin lehtara karşı ileri sürebileceği -«ödeme» «takas» «bedelsizlik» gibi- kişisel def’ileri -vadeden önceki «temlik cirosu» ile senede hamil alan- takip alacaklısına ileri süremeyeceği (TTK. 690; şimdi; Yeni TTK. mad. 778 ve 599; şimdi; Yeni TTK. mad. 687) (Hâmilin bonoyu ciro yoluyla alırken, bile bile borçlunun zararına hareket ettiği (kötüniyetli olduğu) kanıtlanmadıkça, kambiyo senedinden dolayı kendisine başvurulan borçlunun «keşideci veya önceki hamillerden birisi ile, kendisi arasındaki» veya «keşidecinin, lehtarla kendisi arasındaki» ilişkiden doğan def’ileri, hâmile karşı ileri süremeyeceği)—
Kat malikleri kurulu tarafından bono (çek) düzenlenmesi konusunda yöneticiye yetki verilmiş olması halinde, senet bedelinden kat maliklerinin, aksi halde yöneticinin kişisel olarak sorumlu olacağı—
Alacaklının -takibin kesinleşmesinden ve haczin uygulanmasından sonra- icra müdürlüğünden «borçluya gönderilen ödeme emri tebligatının âkibetinin sorulması»nı istemesinin, bir «takip işlemi» sayılmayacağı ve zamanaşımını kesmeyeceği—
Kural olarak borçlunun itiraz hakkı kendisine ödeme emrinin tebliği ile doğarsa da, borçlunun, kendisine ödeme emrinin tebliğini beklemeden -alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesini taşıması halinde- icra mahkemesine yapacağı itirazın (ve şikayetin) icra mahkemesince «süreden ret» edilmeden inceleneceği—
Her ne kadar kişisel defiler hamile karşı ileri sürülemez ise de, cirantaya takip konusu çek miktarının tamamının keşideci tarafından ödenmiş olması ve ciranta ile hamil arasında varlığı iddia edilen amca-yeğen ilişkisinin saptanması halinde, -hamilin takip konusu çeki iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket ettiğinin ve iyiniyetli olmadığının kabulü gerekeceğinden- cirantaya karşı yapılan ödemenin hamile karşı da ileri sürülebileceği—