Takip konusu belge kambiyo senedi niteliğinde (bono) olduğundan keşideciye ve avaliste karşı başlatılacak takiplerde zamanaşımı süresi vadeden itibaren üç yıl olacağı, zamanaşımının kesilmesi için alacaklının icra dosyasına takibin devamını sağlayıcı nitelikte taleplerde bulunup takibi işlemsiz bırakmaması ve ayrıca yapılması istediği işlemler için gerekli masrafları yatırması gerekeceği, bu işlemler yapılmadığında icranın geri bırakılmasına karar verilmesi gerekeceği-
Açık bir anlaşma olmaksızın salt yeni bir senet düzenlenmesi tecdit anlamına gelmeyeceğinden, senet karşılığı verilen senedin ödendiği yazılı bir belge ile ispatlanmadıkça itirazın kabul edilemeyeceği-
Borçlunun açtığı menfi tespit davasında alacaklının yargılamaya katılarak def’i yoluyla alacaklı olduğunu ileri sürmesi halinde bu davanın, bu nedenle zamanaşımını kesebileceği, zamanaşımının kesilmesi için mutlaka def’inin ileri sürülmesi gerekeceği, menfi tespit davasının kesinleşmesine kadar zamanaşımının işlemeyeceği-
Davacı tarafından açılan menfi tespit davasında alacaklı da “alacaklı olduğunu” def’i olarak ileri sürdüğünde, açılan menfi tespit davasının zamanaşımını keseceği-
Ortaklığı idare yetkisi bulunan temsilcinin yapacağı işlemin, ortakları üçüncü kişilere karşı eşit olarak sorumlu kılacağı, bu sebeple adi ortaklığı temsilen idareci ortağın imzaladığı takibe konu çekten dolayı, itiraz eden borçlu ortak da sorumlu alacağından itirazın reddine karar gerekeceği-
Yasaya aykırı olmasa bile, yasaca belirlenmiş temsil yetkisinin iç sınırlamaları, iyi niyetli üçüncü kişileri bağlamayacağından, “temsilin, miktar sınırlaması olduğu”ndan bahisle yapılan itirazın reddi gerekeceği-
“İmza itirazı” nın 5 günlük süre içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekeceği-
Çekten dolayı kendisine müracaat edilen kimse önceki hamillerden birisiyle kendi arasında doğrudan doğruya mevcut olan münasebetlere dayanan şahsi def’ilerini yetkili hamile karşı ileri süremeyeceğinden, “itirazın kabulüne” karar verilemeyeceği-
Takip konusu yabancı para alacağının, takip tarihindeki Türk parası karşılığının «takip talebi»nde gösterilmiş olmasına rağmen, «ödeme emri»nde gösterilmemiş olmasının -«takibin iptaline» değil- «ödeme emrinin iptaline» neden olacağı—
Şirketi tek başına temsil yetkisi olan kişinin, şirket kaşesi altına attığı imzadan dolayı şahsi sorumluluğu olmayıp, keşideci şirket adına takip yapılabileceği-