Dava konusu çek üzerinde muhatap muhatap bankaya vekaleten karşılıksızdır şerhi koyup bedeli teminattır yazısı altına kaşe ve imzası bulunan bankanın ciro zincirinde yer olmadığı gibi ciro zincirinde yer alan herhangi bir hak sahibi ile arasında temlik sözleşmesi de bulunmadığından, alacaklı sıfatı bulunmayan davalı banka aleyhine açılan menfi tespit davasının kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Tasfiye halindeki kooperatiflerde genel kurul toplantılarında nisap aranmayacağı ve aranmayacak bir nisap nedeniyle anılan Genel Kurul' da alınan kararların geçersiz olduğundan bahsedilemeyeceği- Dava konusu alacağa dayanak yapılan genel kurul kararı geçerli olup burada alınan karar uyarınca tahsilat yapılabileceği-
İcra takip dosyasından sonra menfi tespit davası açılmış ise de, henüz karara bağlanmamış olsa da ceza soruşturması bulunduğu,ayrıca en önemlisi davacının senedin tanzim tarihinde 97 yaşında olup ve Alzheimer tedavisi gördüğü buna ilişkin tedavi evraklarının dosyayı sunulduğu,böylece sahtecilik iddiasının soyut bir iddia olmadığı anlaşıldığı, hal böyle olunca, HMK mad. 209 ve HMK mad. 389 uyarınca takibin tedbiren durdurulmasına karar verilebileceği-
Davacı, davalı ile aralarında traktör satışından kaynaklı borç ilişkisi olduğunu ileri sürmüş olup, davacı tacir olmadığı gibi, eldeki dava da Türk Ticaret Kanununda düzenlenen mutlak ticari davalardan olmadığından, "zamanaşımına uğradığı iddia olunan senede dayalı başlatılan takip nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti isteğine" ilişkin davaya Asliye Hukuk Mahkemesi Sıfatıyla bakılmaya devam edilmesine karar verilmesi gerektiği-
Kambiyo senedinde yapılan hukuka ve yasalara aykırı işlemlerden ve tahrifatlar nedeniyle açılan menfi tespit davasının da arabuluculuk kapsamında kabul edilmesi gerektiği, davacı-borçlu tarafça açılan davanın arabuluculuk dava şartının yokluğu nedeniyle reddi gerektiği-
Mahkemece, "bonoda borcun malen kaydı ile doğduğu, ispat yükü üzerinde olan davacının -aynı delil gücünde bir delil ile- malın teslim edilmediğini ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine" karar verilmiş olmasının, hukuka uygun olduğu-
TTK.'nun 5/a madddesinin dava açılmadan önce arabulucuya başvurma şartını düzenlediği- Arabulucuya başvurmadan açılan menfi tespit davasının usulden reddi gerektiği-
"İsticvap beyanında" 'davacıya 8500 DM borç verdiğini, karşılığında iki senet aldığını' belirtmiş olan davalının bu suretle 'malen' kayıtlı dava konusu bononun veriliş nedenini ta'lil etmiş olduğundan ispat külfetini üzerine almış olduğu halde mahkemece 'davacının, davasını ispatlayamadığı' gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olmasının isabetli olmadığı-
TTK.'nun 5/a maddesinin dava açılmadan önce arabulucuya başvurma şartını düzenlediği- Arabulucuya başvurmadan açılan kıymetli evraktan kaynaklanan menfi tespit davasının usulden reddi gerektiği-
Bedelsiz kalan çeklerin iptali talebi ile açılan menfi tespit davasında, dava açılmadan önce zorunlu arabulucuya başvurulmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddi gerekeceği-