İİK.nun 89/III. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesinin kesinleştiği tarihten itibaren 15 günlük hak düşürücü süre içinde menfi tespit davası açılabileceği-
Menfi tespit davasının, senedi takibe koyan "hamil" ve "cirantalara" karşı açılabileceği- Senet lehtarı hakkında davanın husumetten reddinin isabetsiz olduğu, bu davalıya borçlu olmadığı sonucuna varılırsa, diğer davalının senedi ciro yoluyla devralırken bile bile borçlunun zararına hareket edip etmediği konusunda değerlendirme yapılacağı-
Olumsuz tespit davasında "hukuki yarar" bulunmasının, olumsuz tespit davasını bir "dava şartı" olduğu bu nedenle davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunduğunu ispat etmek durumunda olduğunu; alacaklının icra takibine hiçbir belgeye dayanmadan geçmesi ya da dayandığı belgenin 68. madde deki belgelerden olmaması halinde borçlunun olumsuz tespit davası açmakta hukuki yararının bulunuyor sayılmayacağı-
Uyuşmazlığın işçi-işveren ilişkisi nedeniyle düzenlenen senetten kaynaklanıyor olması halinde açılacak menfi tespit davasının iş mahkemesinde görülmesi gerekeceği-
Mahkemece, “TTK.’ nun 690. maddesi yollaması ile aynı kanunun 592. maddesi uyarınca bononun sadece imzalı şekilde lehtara verilmesinin mümkün olduğu, keşidecinin bilinçli olarak bononun diğer unsurlarını doldurma yetkisini başkasına vermesi halinde senedi elinde bulunduran dilerse kendi adını, dilerse başka bir şahsın adını lehtar hanesine yazabileceği, TTK.’ nun 592.ve 599. maddeleri uyarınca davacının davalıya karşı def’ilerini yazılı şekilde ispat edebileceği” belirtilerek “davanın reddine” karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-