Veriliş nedeni malen olan bononun verilen borç karşılığı alındığını savunan davalının senedin veriliş nedenini talil ettiği gözetilerek ispat külfetinin davalı yanda olduğunun kabulü ile davalının iddiasını kanıtlayamadığı gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
HUMK’ nun 290 (HMK’nun 201) maddesi uyarınca senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak nitelikte bulunan hukuki işlemler tanıkla ispat olunamaz. Başka bir anlatımla, senede karşı ileri sürülen iddiaların yazılı delille kanıtlanması gerekmektedir. Davalı taraf tanık dinlenmesine muvafakat etmediğine göre, somut olayda tanık dinlenmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğu-
Davacı ve davalı arasında işçi-işveren ilişkisi bulunduğundan uyuşmazlığı çözmekle görevli mahkeme İş Mahkemesidir. Mahkemece bu yön gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekeceği-
Trafikte kayıtlı araçların harici satışı geçersiz olduğundan ve BK'nun 205. maddesi gereği tarafların aldıklarını iade ile yükümlü bulundukları için aracın davacı ile ortak olan dava dışı M. Kaşıkcı'ya aracın tamir edildiği serviste iade edildiği gibi, takip ve davaya konu senedin haricen satılan araç için verildiği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
5521 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’ nun 1. Maddesine göre, İş Kanunu uyarınca işçi sayılan kimselerle işveren arasındaki iş akdinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda görevli mahkeme İş Mahkemesidir. Görevin 6100 Sayılı HMK’ nın 1. Maddesine göre kamu düzeninden olduğundan mahkemece re’ sen gözetileceği-
Taraflar arasındaki menfi tespit davası-
Takip ve dava konusu satıma konu davalı yana malın teslimine ilişkin irsaliyede imzası bulunan kişilerin tespit edilerek, davalı çalışanı olup olmadığı üzerinde durulup, gerek görüldüğü takdirde bu şahısların dinlenilmesi ve davalı adına mal almaya yetkili olup olmadıkları karar yerinde tartışılarak bir karar verilmesi gerekeceği-
Çekteki ciro silsilesi ve ibraz kaydı dikkate alınarak TTK'nın 705. maddesi hükmüne göre hamiline yazılı çeklerde ibrazdan sonraki hak sahibi ancak alacağın temliki hükümlerine göre belirlenebileceğinden bu durumda ispat yükünün davalı tarafa düştüğü, davalı tarafça çek alacaklısı olduğunu gösteren herhangi bir delil sunulmadığından, davanın kabulü ile davacının takip konusu çek nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine, kötü niyet ispat edilemediğinden davacının kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davacının takibe konu çek bedellerini daha önce davalıya ödediğini, davalının bu çekleri tekrar takibe koyarak mükerrer tahsilat yaptığını ileri sürerek, ödediği paraların istirdatı için dava açtığı, 1 yıllık hak düşürücü sürenin icra takibinde yapılan son ödeme tarihinden itibaren başlayacağı, davacının icra takip dosyasına göre son ödeme tarihine göre dava zamanında açıldığından uyuşmazlığın esasına girilmesinin gerekeceği-
Taraflar arasındaki alacak davası-