Taraflar arasındaki menfi tespit davası-
Tefhim edilen kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki yaratılmışsa,bu halin, HUMK' un 381/2. (HMK m.298/2) maddesine aykırılık teşkil ettiği-
Davanın ''takipten önceki işlemiş faizin yanlış hesaplandığı'' iddiasına dayalı olduğu gözetilerek, bilirkişi incelemesi yaptırılıp, Yargıtay denetimine elverişli rapor alındıktan sonra deliller birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği-
Mahkemenin menfi tesbite ilişkin red kararı karar düzeltme isteminin reddi ile kesinleşmiş olduğundan menfi tesbite ilişkin kesinleşen karar nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekeceği- 6. HD. 10.09.2013 T. E: 2013/4552, K: 12108
Temyiz aşamasında davalı tarafından sunulan belgenin mahkemece değerlendirilip dava konusu çeklerin veya tasdikli örneklerinin ibrazı sağlanarak ispat külfetinin kime ait olduğu da belirlenip buna göre toplanacak delillerin hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerektiği-
Kiracılık süreci içinde davalı kiraya veren tarafından davacı kiracı hakkında üç kez icra takibi yapılmış, davacı kiracı her üç takibe de itiraz etmemiş ve kira paralarını icra dosyalarına ödememiş, bununla birlikte davacı son iki icra takibinde Ağustos – Aralık 2008 arası aylar kirasını mükerrer şekilde talep konusu yapmış olup bu nedenle davacının mükerrer talep edilen aylar kirası nedeniyle borçlu olunmadığının tespit edilmesinde hukuki yararı bulunmakta olduğundan, aynı aylara ilişkin ikinci kez yapılan icra takibi nedeniyle menfi tespit kararı verilmesi gerekeceği-
Kaçak kullanım bedelinin belirlenmesinde seçenekli hesap yapılamayacağı teknik inceleme yapılmaksızın alınan bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağı-
Menfi tespit davasında davacının bonodan kaynaklanan icra takibi nedeniyle borçlu olmadığına dair aynı kuvvete sahip yazılı belge ibraz etmesinin zorunlu olduğu-