Fiili olarak elektrik kullanılmaması abonelik sözleşmesindeki sorumluluğu ortadan kaldırmayacağı gibi abonenin fiili olarak elektrik kullanan kişi ile birlikte müteselsilen sorumlu olacağı-
Menfi tespit davasında senetteki imzanın davacıya ait olmaması halinde davacının senetten sorumlu olmadığı ve ödediği miktarların istirdatının gerektiği-
Menfi tespit davasında davacının senedin tanzim tarihinde fiil ehliyetine sahip olmadığı Adli Tıp Kurumu raporuyla anlaşılsa da, davalı bunu bilemeyeceğinden kötüniyetli kabul edilemeyeceği-
Menfi tespit davasında birbiri ile çelişen bilirkişi raporu bulunduğunda yeni bilirkişi kurulu oluşturularak çelişkileri giderecek bir rapor alınması gerekeceği-
Bono, poliçe yahut çek hamili ile keşidecisi arasında doğan uyuşmazlıkların TTK'nun 4. maddesi uyarınca ticari dava niteliğinde olduğu ve davaya bakmakta ticaret mahkemelerinin görevli olduğu-
HMK'nın 331/2. maddesi gereğince; görevsizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine o mahkemece hükmedileceği-
Davalının faiz oranına ilişkin istemi ile dava dilekçesi birlikte değerlendirilip, takip talebindeki faiz oranının ‘’reeskont’’ mu yoksa ‘’avans’’ oranında mı faiz olduğu açıklattırılarak sonucuna göre karar verileceği-
Menfi tespit davasının konusu hesap taahhütnamesinde belirli bir meblağın bulunmaması halinde BK'nun 484. maddesine göre kefalet sözleşmesinin esaslı unsuru olan belirli meblağ koşulunun da gerçekleşmediği gerekçesiyle davanın kabulü gerektiği-
Menfi tespit davasında, mahkemece kabul edilen tarihsiz adi makbuzda yazılı kira borcuna karşılık verilen çekin hangi bankaya ait çek olduğunun belirlenmesi ve bu çekin ödenip ödenmediğinin belirlenen bankadan sorulması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-