Menfi tespit davalarında kanal katılım bedelinin tespitinde yararlanan taraf için hizmet götürüldüğü kanıtlanmış ise hizmetin başlangıcında iskan öncesi ve sonrası ayrımı yapılamayacağı-
Yeni kanalizasyon ve içme suyu tesisi yapıldığı yada mevcutların iyileştirildiği durumlarda hizmet götürüldüğünün kanıtlanması halinde katılım payı talep edilen tarafın bu katılım payının kendisi veya yüklenici tarafından ödendiğini kanıtlaması gerekeceği-
İcra mahkemesinde icra tazminatına karar verilmesinin menfi tespit davasında icra tazminatı verilmesine engel olmayacağı-
İİK.nun 72. maddesi hükmüne dayalı menfi tespit davasında, mahkemece, HUMK.nun 74. (HMK.nun 26.) madde hükmü de gözetilerek, taleple bağlılık kuralı çerçevesinde, davacının borçlu olmadığı miktar saptanarak menfi tespite hükmedilmesi gerekeceği-
Yerel mahkeme kararında dava sonucuna ilişkin gerekçelerin karar yerinde gösterilmesi gerektiği-
Dava konusu bonoların davacının elinin ürünü olup olmadığı Adli Tıp Kurumu raporuyla kanıtlanamamışsa, yeniden imza incelemesi yaptırılması amacıyla uzman üç kişilik bilirkişi heyetinden ayrıntılı ve Yargıtay denetimine elverişli rapor alınıp, elde edilen bilgilere göre karar verilmesi gerektiği-
Davacı tarafından yapılan ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı ve bu nedenle davacının feshe ve bedel iadesine hak kazanmadığı-
Soyut borç ikrarı içeren kambiyo senedi ile borç altına giren davacının borçlu olmadığı yönündeki iddiasını kanıtlaması gerektiği ve davacının ticari defter ve kayıtlarında alacak ve çek kaydına rastlanılmamasının kambiyo senedini güçten düşürmeyeceği-
Fiili olarak elektrik kullanılmaması abonelik sözleşmesindeki sorumluluğu ortadan kaldırmayacağı gibi abonenin fiili olarak elektrik kullanan kişi ile birlikte müteselsilen sorumlu olacağı-