Bozmanın kapsamı dışında kalan kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenemeyeceği-
Senedin davalıya teminat amaçlı olarak verildiğinin kabulü ile davacının senet nedeniyle davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilemeyeceği-
Davada taraf teşkilinin sağlanması için tüm mirasçıların davaya katılımının sağlanması ya da terekeye temsilci tayin ettirilerek temsilci vasıtasıyla yargılamaya devam edilmesi gerekeceği-
Dava ve takip konusu bonolarda davacı lehtar ciranta, davalı banka ise davacı cirosuyla bonoyu iktisap eden yetkili hamil olup arada başka bir ciro ilişkisi bulunmadığından davacı lehtarın alacaklı olan davalı banka önünde ciro imzasını attığı, davalı bankanın takip ve dava konusu bonolardaki ciro imzasının davacıya ait olup olmadığını bilebilecek durumda olduğu- 4603 Sayılı Kanunda Ziraat Bankası A.Ş., Halk Bankası A.Ş., Tasfiye Hâlinde Emlak Bankası A.Ş. aleyhine açılan davalar bakımından harç muafiyeti getirildiğine ilişkin bir düzenleme bulunmadığı-
Senetteki imzanın davacının eli ürünü olduğu bilirkişi raporlarıyla tespit edildiğinden açılan menfi tespit davasının reddine karar verileceği-
Çekin bedelsiz kaldığı iddiasıyla açılmış olan menfi tespit davasında koşullar varsa ve davacının haklılığı konusunda kanaat oluşmuşsa %15 teminat karşılığında tedbir kararı verilebileceği-
Dava ve takip konusu sözleşmenin davacı vekili dışında bir vekil tarafından vekaleten imzalanması halinde, anılan kişiye kredi sözleşmesini imzalama yetkisini içeren bir vekaletname verilmişse kefillerin sorumluluğu yönünden de bir değerlendirme yapılması gerektiği-
Davalı tarafından mahkemeye sunulan belgelerde ismi geçen senetlerin davacı hesabına borç olarak kaydedildiğinin bildirildiği, bu belgelerin altında davalı şirket kaşe ve imzası yanında başka bir ismin, isim ve imzasının bulunduğunun görüldüğü, bu belgelerdeki imzaların davacı şirket yetkilisine ait olması halinde iade edilen senetlerin bedelsiz olarak iade edildiğinin kabul edilmesi gerekeceğinden bu belgeler üzerinde durulup davacı şirket yetkilisi tarafından imzalanıp imzalanmadığı belirlenip sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Takip konusu edilen bono dolayısıyla her iki davalıya borçlu olmadığının tespitini istediği davada, kira sözleşmesine konu kiralananın tahliyesi sırasında sözleşme dışında ayrıca aynı tarihli olarak düzenlenen tahliye tutanağında, davalı kiracı, kiralananda bulunan her türlü malını aldığını kabul ettiğinden ve kira sözleşmesinin özel 2. maddesi gereği kiralananda yaptığı tadilat bedellerini isteyemeyecek olmasından dolayı davacının bu iki kalem alacak yönünden davalı kiracıya borcu olmayıp, düzenlenen bonoda sözü edilen alacaklar karşılıksız kalmış ise de, davacının davalıya taşınmazda mesul müdür olarak görev yapması için verdiği vekaletname ve davacının bu konudaki ikrarı karşısında, davacının davalı kiracıya mesul müdürlük görevi nedeniyle ücret ödemesi gerekeceği-
Takip konusu alacak kira alacağı olup, yazılı kira sözleşmesinde miktarı ve vadesi açıkça yazılı olduğundan takip konusu kira alacağının belli ve muayyen ve likit olduğu ve mahkemece davacının talebi üzerine icra dosyasına yatacak olan paranın alacaklıya ödenmemesi hususunda tedbir kararı verildiği görülmüş olduğundan davalı kiraya verenin vekilinin %40 (şimdi %20 ) icra tazminatı isteminin kabulüne karar verilmesi gerekeceği-