Maden ruhsatına haciz konulduktan sonra aynı dosyadan maden işletmesi ile bütünlük arz eden mahcuzların haczedildiği- Maden işletmesiyle bütünlük arz eden menkullerin haczinin aynı alacak için icra dosyasında yapılan tamamlama haczi niteliğinde olduğu, Maden Kanunu'nun 40. maddesinin hacze engel olmadığı- "Maden ruhsatından ayrı haczedildiği gerekçesiyle haczedilen menkul mallar yönünden haczin kaldırılmasına" karar verilmesinin hatalı olduğu-
Borçlu ..............’in haczedilmezlik şikayetinde bulunduktan ve söz konusu şikayet incelenip karara bağlandıktan sonra ................ tarihinde vefat ettiğinin dosyada mübrez nüfus kayıt örneğinden anlaşıldığı, o halde, borçlunun vefatı nedeniyle muris yönünden haczedilmezlik şikayetinin konusu kalmadığından, mahkemece konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına ve davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerinin takdirine karar verilmesi gerekeceği-
Dava konusu taşınmaz üzerine 08.07.2021-02.08.2022 tarihlerinde haciz konulduğu, şikayet tarihi dikkate alındığında meskeniyet şikayetinin konusunun 08.07.2021 tarihli hacze ilişkin olduğu, haciz tarihi itibariyle İİK'nın 106. maddesinin yürürlükte olan hükmü uyarınca satış isteme süresinin 1 yıl olduğu, şikayet tarihi olan 23.05.2022 tarihi itibarı ile haczin ayakta ve geçerli olduğu; ancak Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilen 01.11.2022 tarihi itibarı ile alacaklının, bir yıllık sürede dava konusu taşınmaza ilişkin satış talep etmediği, bu nedenle taşınmaz üzerindeki iş bu haczin İİK'nın 110/1. maddesi uyarınca karar tarihinden önce düştüğü, o halde, Bölge Adliye Mahkemesince, yargılama sırasında haciz düştüğünden konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekeceği-
Şikayete konu taşınmaz üzerinde hacizden önce tesis edilen ve haciz tarihi itibari ile ipoteğe bağlı borcu ödenmeyen, zorunlu olmayan ipotek mevcut olduğu anlaşılmakla, borçlu meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağından bölge adliye mahkemesince şikayetin şikayetçi yönünden de reddi gerekeceği-
Borçlu vekilince takip dosyasına 04.03.2019 tarihinde vekaletname sunularak dosyanın fotokopisinin talep edildiği, bu durumda borçlunun şikayet konusu haczi en geç 04.03.2019 tarihinde öğrendiği anlaşılmakla, borçlu vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvurunun İİK'nın 16/1. maddesinde öngörülen yasal yedi günlük süreden sonra olduğunun kabulü gerekeceği-
İlk Derece Mahkemesince haline münasip değerden artan miktarın hak sahiplerine ödenmesine şeklinde hüküm kurulması gerekirken alacaklıya ödenmesine hükmedilmesi isabetsiz ise de, bu yanlışlığın düzeltilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği-
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 15/9. maddesinde; "Belediyenin proje karşılığı borçlanma yoluyla elde ettiği gelirleri, şartlı bağışlar ve kamu hizmetlerinde fiilen kullanılan malları ile belediye tarafından tahsil edilen vergi, resim ve harç gelirleri haczedilemez." hükmünün yer aldığı- 5393 sayılı Kanun'un 15.maddesi uyarınca ileri sürülecek haczedilmezlik şikayetinin, bir hakkın yerine getirilmemesi ile ilgili olup, İİK'nın 16/2. maddesi uyarınca borçlu belediye tarafından süresiz olarak yapılabileceği-
Şikayete konu taşınmaz üzerinde hacizden önce tesis edilen ve haciz tarihi itibari ile ipoteğe bağlı borcu ödenmeyen, zorunlu olmayan ipotek mevcut olduğu anlaşılmakla, borçlu meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağından ve bu hususun kamu düzeninden olup resen inceleneceği gözetilerek, ilk derece mahkemesince şikayetin bahsi geçen nedenle reddi gerekeceği-
Uyuşmazlık, meskeniyet şikayetine ilişkindir...
Bölge Adliye Mahkemesince borçlu vekiline gönderilen muhtırada eksik giderin "mahkemeler veznesi" yerine " dosyaya " yatırılması gerektiğinin yazıldığı ve bu nedenle gönderilen muhtıranın usulüne uygun olmadığının, temyiz incelemesi aşamasında da gerekli harcın yatırılmadığının anlaşıldığı, bu durumda, borçluya gönderilen muhtıra usulsüz olduğundan, usulüne uygun muhtıra tebliği ile harcın yatırılıp yatırılmaması sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, muhtıra tebliğine rağmen harcın süresinde tamamlanmaması sebebi ile borçlunun temyiz başvurusunun reddine dair verilen .............. tarihli ek karar ile temyiz talebinin reddinin isabetsiz olduğu-