Meskeniet iddiası- 3.kişinin borcunun kefaleti nedeni ile ipotek verilmesi-
Meskeniyet iddiası bir haczedilmezlik şikâyeti olup; mahcuzun değerini ve borçlunun haline münasip alabileceği meskenin değerinin haciz tarihi itibariyle yapılmasının zorunlulu olduğu-
Şikayete konu taşınmaz üzerinde hacizden önce tesis edilen ve haciz tarihi itibari ile ipoteğe bağlı borcu ödenmeyen, zorunlu olmayan ipoteğin mevcut olduğu anlaşılmakla, borçlu meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağından İlk Derece Mahkemesince şikayetin bu nedenle reddinin gerektiği-
İlk Derece Mahkemesi gerekçeli kararının 18.01.2023 tarihinde tebliğ edildiği Av.S. K.’nın alacaklı vekili olarak söz konusu vekaletnamede yer almadığı, usulüne uygun verilmiş herhangi bir yetki belgesi ile de yetkilendirilmediği- Gerekçeli kararın alacaklı bankanın vekaletnamede adı geçen vekili Av.A. A’ye 07.02.2023 tarihinde tebliğ edildiği, istinaf dilekçesinin 10.02.2023 tarihinde UYAP sistemine kaydedildiği görülmekle alacaklının istinaf başvurusunun yasal 10 günlük sürede olduğunun anlaşıldığı-
İİK'nın 82. maddesinin 1. fıkrasının 12. bendi gereğince, borçlunun "haline münasip” evinin haczedilemeyeceği- Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirleneceği- Buradaki “aile” terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsayacağı- İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli olan bedel ve haczedilen taşınmazın değeri bilirkişilere tespit ettirildikten sonra, haczedilen taşınmazın değeri, haline münasip meskenin temini için gerekli olan bedelden fazla ise, haczedilen taşınmazın satılmasına ve satış bedelinden haline münasip meskeni temin için gerekli olan miktarın borçluya bırakılmasına, kalanının hak sahiplerine ödenmesine karar verilmesi gerekeceği- Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırı olduğu- Borçlunun görev ve sıfatı, kendisinin yukarıda belirlenenden daha görkemli bir meskende ikamet etmesini gerektirmeyeceği-
Borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmesi halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabileceği-
İİK'nın 82/1-12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekeceği- Şikayet tarihinden önce anılan maddeler uyarınca haczin düşmüş olduğunun belirlenmesi halinde, şikayetin konusu olmayacağından, başvurunun fuzuli yapıldığının kabul edilmesi gerekeceği- Bununla birlikte, şikayet tarihi itibariyle satış isteme sürelerinin henüz dolmadığı hallerde ise, şikayetin incelenmesi sırasında haczin ayakta olup olmadığının mahkemece değerlendirilmesi ve haczin düştüğünün tespiti halinde, şikayetin konusuz kaldığının kabulü gerekeceğinden, "şikayetin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına" hükmedilmesi gerekeceği-
Temyizen incelenmesi istenen karar, meskeniyet şikayetinin yasal 7 günlük süre aşımından reddine ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyetinin bulunmadığı-
Bölge Adliye Mahkemesince, ipotek alacaklısı bankanın cevabı dikkate alınarak "ipotek konusu borcun ödendiği" değerlendirilmek suretiyle sonuca gidilmişse de; borcun ödendiği tarih konusunda bir araştırma yapılmadığından, Dairemizce bu eksiklik giderilmiş ve ipotek konusu borcun, şikayete konu haciz tarihinden sonra ödendiği tespit edilmiş olup buna göre; ipoteğin zorunlu ipoteklerden olmamasının yanı sıra haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmediği anlaşıldığından, borçlunun meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş sayılacağının kabulü gerektiği- Şikayete konu taşınmaz üzerinde, hacizden önce tesis edilen ve haciz tarihi itibariyle ipoteğe bağlı borcu ödenmeyen, zorunlu olmayan ipotek bulunduğundan, şikayetin reddi gerektiği-
İcra müdürlüğünün dosya borcunun ödenmesi üzerine haczin kaldırılması kararı, İlk Derece Mahkeme karar tarihinden önce olduğundan, İlk Derece Mahkemesince, bu araçlar yönünden şikayete konu haczin kaldırıldığı nazara alınarak konusuz kalan şikayetin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına ve HMK'nın 331/1 maddesine göre davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerine hükmedilmesi yönünde karar tesis edilmesi gerektiği-