Beyanı alınan komşu, "Daire 4" olarak belirtilmek suretiyle yapılan tebligatın, tebligat mazbatasına, tebliğ memuru tarafından beyanda bulunan komşunun adı ve soyadı yazılmadığı için usulsüz olacağı- Usulsüz tebligata dayalı olarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Borçlunun, aidat alacağına dayalı olarak adi kiraya ve hasılat kiralarına ait yolla takip yapılamayacağına yönelik iddiasının şikayet niteliğinde olduğu- Maddi hataya dayalı bozma kararına uyulmasının, taraflar yönünden usuli kazanılmış hak doğurmayacağı-
Şikayet dilekçesinde her iki borçlunun isminin yer almasına rağmen, mahkemece sadece bir borçlu hakkında karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Mahkemece, davacı 3.kişinin talebinin “şikayet” olarak incelendiği ve bu hali ile karara bağlandığı, oysaki HMK'nun 33. maddesindeki ilke ışığında, dava dilekçesindeki anlatımdan ve talep sonucundan, uyuşmazlığın, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca mülkiyet hakkına dayalı olarak ileri sürdüğü “istihkak iddiasına” ilişkin olduğunun kabulü gerekeceği, bu durumda mahkemece yapılacak işin, borçlu da davaya dahil edilerek takip miktarı veya mahcuzun değerinden hangisi az ise, o değer üzerinden nispi harç alınarak ve bu şekilde noksan harç tamamlattırılarak tarafların tüm delilleri toplanarak, çekişmenin istihkak davası prosedürüne göre çözümlenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Borçlu vekilinin vekaletnamesinde davadan ve kanun yollarından feragate, kabul, sulh gibi en geniş anlamda feragat kabul yetkilerinin mevcut olduğu görüldüğünden, mevcut vekaletname, HMK'nun 73/1. maddesi kapsamında genel vekaletname olup, bunun takibe itirazdan vazgeçme yetkisini de kapsayacağı-
Senette keşide yerinin ve keşide tarihinin sonradan doldurulduğu, dayanak senedin teminat senedi olduğu konusunda yapılan borca itirazın icra mahkemesinde duruşmalı olarak görülmesi gerektiği-
Mahkemece, şikayet dilekçesinde bilirkişi deliline dayanılmadığı gerekçesi ile borçlunun faize ilişkin itirazının incelenmemesinin, İİK. 18 hükmüne aykırı olduğu zira, şikayetin niteliğine göre uyuşmazlığın nasıl çözümleneceğinin Mahkemece resen değerlendirilmesi gerekeceği-
İcra mahkemesine arzedilen hususlar ivedi işlerden sayılacağından (İİK. mad.18/1) adli tatil hükümlerinin uygulanamayacağı (HMK mad.103/1-h)-
Borçluların şikayet talepleri hakkında ne karar verildiği, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların nelerden ibaret olduğu şüpheden uzak, açık ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekirken, "şikayetin kabulüne" şeklinde hüküm kurulması ile yetinilmesinin isabetsiz olduğu-
19.11.2015 tarihli duruşma zaptında verilen kesin süre ihtarlı tebligat borçluya 12.02.2016 tarihinde tebliğ edildiği, dosya içinde ve UYAP'ta bulunan Malatya Mahkemeler Veznesi'nin 24.02.2016 tarihli 4545 numaralı tahsilat makbuzuna göre borçlu verilen 2 haftalık kesin sürede 170,00 TL'yi yatırdığından mahkemece itirazın esası incelenerek, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğu-