Fesat iddiasının gerçek olup olmadığının, taraflara yemin yöneltilerek araştırılamayacağı—
Duruşma davetiyesinin borçluya cezaevinde tebliğ edilmiş olması halinde, C. Savcılığına tezkere yazılıp «borçlunun duruşmada hazır bulundurulması»nın istenmesi gerekeceği–
Süresi içinde ödeme emrine -icra dairesine başvurup- itiraz eden borçluların ayrıca aynı itirazlarını «şikayet» adı altında icra mahkemesine (tetkik merciine) bildirmelerinin gereksiz -ve reddedilmesi icap eden- bir başvuru olduğu, çünkü alacaklının «itirazın kaldırılması»na dair -icra mahkemesinden (tetkik merciinden)- karar getirmedikçe takibin devam edeceği–
«Muvazaa sebebiyle ihalenin feshi»nin istenmiş olması halinde, davacının «muvazaadan neyi kastetdiğinin» kendisine sorulması gerekeceği—
Yabancı uyruklu olan takip alacaklısının «teminat göstermek zorunda olup olmadığı»nın tesbit edilmeden esas hakkında karar verilemeyeceği–
Basit yargılama usulünde, tüm delillerin hep birlikte oturumda sunulması gerekeceği–
Hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukukî bilgi ile çözümlenmesi mümkün olan konularda bilirkişi incelemesi yaptırılamayacağı–
Satışa çıkarılan taşınmazda «kiracı» olarak bulunan kişinin, ihalenin feshi davası açamayacağı–
«Borçlunun asıl uğraşının ziraat ve çiftçilik olup olmadığının» ve «haczedilemeyeceği ileri sürülen taşınmazın kendisinin ve bakmakla yükümlü olduğu kimselerin geçimi için zorunlu olup olmadığının» gerektiğinde keşif de yapılarak araştırılması icap ettiği–
D.çede «fesat iddiası»na yer verilmiş olması halinde, bunun icra mahkemesince (tetkik merciince) araştırılması gerekeceği–