İcra mahkemesine arzedilen hususlar ivedi işlerden sayılacağı ve bu işlerde basit yargılama usulü uygulanacağı (6352 s. Kanunla değişik İİK. mad. 18/1), şikayetin HUMK. döneminde yapılmış ve tahkikat aşamasına geçilmiş bulunması halinde, artık sadece HMK. mad. 324 uyarınca delil avansı istenebileceği, gider avansı istenmesi yerinde olmadığı-
Yabancıların mensup olduğu devlet ile aramızda ikili adli yardım sözleşmesi bulunması halinde, o yabancı uyruklu kişi teminat göstermeden -5718 sayılı Yasanın 48. maddesi gereğince- Türkiye’de takipte bulunabileceği, mahkemece bu konuda araştırma yapılarak muafiyetin bulunmamasının tespiti halinde, takip borçlusu olan karşı tarafın zarar ve ziyanını karşılayacak yeterli miktarda teminat takdir edilerek, alacaklı vekiline bu miktarı bloke etmesi için uygun bir süre verilmesi gerekeceği-
İflas sıra cetvelinde başka bir alacaklının kabul edilen miktar kadar alacağı bulunmadığına ya da sırasına yönelik itiraz, o alacağın sıradan terkin edilmesi talebini içerdiğinden, şikâyet olarak icra mahkemesinde değil, İİK.’nun 235/2. maddesi uyarınca sırasına itiraz edilen alacaklıya husumet yöneltilerek dava yolu ile genel mahkemelerde ileri sürülmesinin gerekeceği, asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu- Sıra cetveline karşı şikayette bulunulması halinde takdir hakkının duruşma yapılarak kullanılması gerektiği- Mahkemece, şikayet olunana şikayet dilekçesi tebliği ile yetinilmiş olup, davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan HMK'nın basit yargılama usulüne ilişkin 316. vd. madde hükümleri uyarınca yargılamanın yürütülmesi, HMK'nın 317. maddesi uyarınca dilekçelerin karşılıklı olarak verilmesinden sonra, 320. madde uyarınca ön inceleme yapılması, göreve ilişkin dava şartının ön inceleme duruşmasına takdiren gerek duyulmadan anılan 320. maddesi uyarınca dosya üzerinden incelenip, görevsizlik kararı verilmesi gerektiği- Mahkemece evrak üzerinden yazılı şekilde karar verilmesinde de isabet görülmediği-
Davalılardan İ.P.'in ilk celsede davayı kabul etmekle birlikte temlik işleminde bir kusuru olmadığından yargılama giderleri ve bu giderlerden sayılan avukatlık ücretinden sorumlu tutulamayacağı-
Mahkemece icra emri ve kıymet takdiri raporunun borçluya tebliğine ilişkin borçlunun yaptığı tebligatın usulsüzlüğü, şikayetinin esası incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken şikayette hukuki yararın bulunmadığından bahisle reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
İcra Mahkemesi kararlarının genel mahkemelerde verilen karar için kesin hüküm teşkil etmez ise de bir başka icra mahkemesini bağlayıcı nitelikte olduğu-
İlamların infaz edilecek kısmının hüküm bölümü olduğu, hükmün içeriğinin aynen infazının zorunlu olduğu, icra mahkemesinin, ilamın hüküm fıkrasının aynen uygulanmasını denetlemekle görevli olup, ilamın infaz edilecek kısmını yorum yolu ile değiştiremeyeceği, ilavelerde bulunamayacağı, takipte alacak kalemlerinin tek tek gösterilmesinin ve faiz talebinin de yine ilama uygun olarak istenilmesinin gerekeceği-
İİK. madde 269/d Bu maddenin uygulanması gereken maddeler arasında gösterdiği 70.maddesine göre, 18.maddede düzenlenen, aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder hükmünün ilamsız tahliye takibinde uygulanmayacağı-
İcra dosyasında taraf sıfatı bulunmayan (üçüncü kişi) bankanın -teminat mektubunu düzenleyen olması sebebiyle- haczedilmezlik şikayetinde bulunabileceği,icra mahkemesince daha önce teminat mektubunun haczinin iptaline yönelik şikayetin reddine karar verilmiş olmasının, şikayetçiler farklı olduğu için, derdestlik sebebiyle bankaca yapılan sonraki şikayetin reddedilmesini gerektirmeyeceği-