Mahkemece miras bırakanın alım gücü bulunmayan ve birlikte yaşadığı erkek evladı olan davalıya yapmış olduğu pay temlikinin mirasçıdan mal kaçırma amacıyla gerçekleştirildiğinin kabul edilmesinin gerekeceği-
Adli yardımın, 1086 sayılı HUMK.'nun 465. ila 472. maddelerinde ( 6100 sayılı HMK'nun 334 ila 340.maddelerinde ) düzenlenmiş olup, fakir bir kimsenin bir davanın gerektirdiği oldukça kabarık olan harç ve masrafları karşılayamaması durumunda bu mali külfetten geçici olarak muaf tutulması olduğu-
Davalı taraf savunmasında davaya konu taşınmazı satın aldığını gösterir banka dekontuna dayanmış olup, davacı tarafça bu ödemeye ilişkin bir irade beyanı olmadığı gibi aksi de kanıtlanmamıştır. Bu durumda 01.04.1974 tarih ve ½ Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının uygulanması mümkün olmadığından davanın reddine karar gerekirken bu içtihada dayanan mahkeme kararının hükmün bu nedenle bozulmasına neden olacağı-
Ölünceye kadar bakma akdi ile yapılan temliğin tenkise tabi tutulamayacağı-
Davacı miras payı oranında tescil talep ettiği halde, istek aşılarak dava dışı mirasçılara da pay verilmesi suretiyle tescile hükmedilmiş olmasının doğru olmadığı-
Miras bırakanın davalıya ne miktarda kazandırmada bulunduğunun o tarih itibariyle belirlenmesi ve belirlenecek bu miktarın murisin ölüm tarihinde ne miktara ulaştığının saptanması, buna göre tenkis değerlendirilmesi yapılması gerekirken, akit tablolarında gösterilen akit bedelleri murisin ölüm tarihine uyarlanarak neticeye gidilmiş olmasının doğru olmadığı-
Mahkemece, yapılacak araştırma ve inceleme sonucunda tapu iptal ve tescil isteği yönünden davanın reddi gerektiği kanaatine varıldığı takdirde, terditli olarak ileri sürülen tenkis isteği bakımından bir değerlendirme yapılması gerekip, bu konuda araştırma yapmayan mahkeme hükmünün, hükmün bu nedenle bozulmasına neden olacağı-
Miras bırakanın temlik tarihinde bakıma muhtaç bulunduğu, davalının murise ve eşine baktığı, davalı tarafından tüm bakımının karşılandığı tanık anlatımları ve delillerden anlaşılmaktadır. Miras bırakanın yapmış olduğu temlikle ilgili olarak gerçek amaç ve iradesinin mirasçıdan mal kaçırmak olmadığı açıktır. Hal böyle olunca; davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisinin hükmün bu nedenle bozulmasına neden olacağı-
Muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil davalarının, herhangi bir zamanaşımı veya hak düşürücü süreye bağlı olmaksızın açılması olanaklıdır. İddia ve savunma doğrultusunda taraf delillerinin toplanarak, işin esası bakımından bir hüküm kurulması gerekirken, yazılı olduğu üzere karar verilmiş olmasının hükmün bu nedenle bozulmasına neden olacağı-
Gizli bağışa konu 1/2 pay yönünden hâsıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, tenkis konusunda olumlu veya olumsuz hiçbir karar verilmemesinin hükmün bu nedenle bozulmasına neden olacağı-