Takip dayanağı bononun kambiyo senedi vasfında olmaması nedeniyle takibin iptali talebinin İİK.nun 170/a maddesi kapsamında şikayet olduğu ve anılan maddede tazminat düzenlenmediğinden, alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Lehtarın gerçek veya tüzel kişi olarak bonoda gösterilmemesi halinde, dayanak belgenin bono olarak kabul edilemeyeceği, TTK'nın 688/5. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan bu belge nedeniyle borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılmasının mümkün olmadığı-
Borçlunun, senedin teminat senedi olduğu iddiasını yazılı bir belge ile ispat edemediği ve alacaklı tarafından da takip dayanağı bononun teminat senedi olduğuna yönelik bir kabul beyanının bulunmadığı gözetilerek bu yöndeki itirazın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Tahrifat iddiasının hakim tarafından bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın ve duruşma yapılmadan sonuçlandırılamayacağı-
Borçlular tarafından şikayetten önce borca itiraz ile aynı icra mahkemesine başvurulduğu, mahkemece, kararın gerekçe kısmında dayanak bononun kambiyo vasfında olduğunun belirlendiği ve bu kararın da kesinleştiği, bu durumda, mahkemece şikayetin kesin hüküm nedeniyle reddi gerektiği-
Takibe konu bono metninde teminat amaçlı verildiğine dair bir ibare yer almadığı gibi; takip alacaklısı lehtar ve keşideci borçlunun imzaladıkları mal karşılığı avans sözleşmesinde takibe dayanak bonoya açıkça atıfta bulunulmadığından, mahkemece, borca itirazın reddine karar verileceği-
Takip dayanağı bononun kambiyo senedi niteliğinde olmamasının İİK’nun 170/a maddesi kapsamında takibin iptali nedeni olacak ise de borcun kısmen veya tamamen kabul edilmiş olması halinde iptal kararı verilemeyeceği-
Borçlunun bono üzerinde bulunduğunu ancak kesilerek çıkarıldığını iddia ettiği kısım takibe dayanak senet metnine dahil olmayıp, bononun şekli unsurları tam olduğundan, borçlunun ileri sürdüğü hususların genel mahkemelerde yargılamayı gerektirdiği-
Borçlunun bonoda tahrifat yapıldığı yönündeki iddialarının bilirkişiye başvurulmadan sonuçlandırılamayacağı, bilirkişi incelemesi ile senet bedelinde tahrifat yapıldığının belirlenmesi halinde ise, senedin tahrifattan önceki miktar için geçerli sayılacağı-
Tahrifat iddiası HMK'nun 266. maddesi gereğince çözümü özel ve teknik bir bilgiyi gerektirdiğinden, hakim tarafından bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın sonuca varılamayacağı, bilirkişi raporuyla bononun tahrifat öncesi düzenleme tarihinin, vade tarihinden sonra olduğunun belirlenmesi veya geçerli bir tanzim tarihinin olmadığının tespiti halinde senedin kambiyo vasfını kaybedeceği ve İİK'nun 170/a maddesi uyarınca takibin iptali sonucunu doğuracağı-