Mahalle adının keşide yeri olarak yazılamayacağı, takibe dayanak belgede tanzim yeri yazılı bulunmadığından kambiyo senedi vasfının olmadığı,bu hususun re'sen gözetilerek takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takip talebinde borçlu olarak gösterilen şirketin ismi, tedbir kararında belirtilen isimden farklı ise de, alacaklı tarafın, takip borçlusu ile şikayetçi borçlunun (şirketin) aynı kişi (şirket) olmadığına ilişkin bir iddiası da bulunmadığından takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takip dayanağı senetlerin tanzim yeri yazılmadığı gibi; keşidecinin adı ve soyadı yanında da bir yer ismi de yazılmamış ise, bu durumda dayanak senetlerin, kambiyo senedi niteliğinde olmaması nedeniyle, bu senetlere dayanarak kambiyo senetlerine mahsus yolla takip yapılamayacağı-
Mahkemenin süresinde yapılan şikayet ve itiraz nedeniyle kendisine intikal eden işlerde takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olup olmadığını veya alacaklının kambiyo hukukuna göre takip hakkına sahip bulunup bulunmadığını re'sen nazara alarak takibin iptaline karar vermesi gerektiği- Lehtar ünvanının bononun zorunlu unsurlarından olduğu- Takibe konu edilen senette lehtar ünvanının eksik ifade edildiği ve senedin arka yüzünde bu ünvan eksikliğini gideren bir ciro şerhinin bulunmadığı durumda bononun kambiyo senedi vasfı taşımayacağı-
Takip dayanağı bonoda, “ödeme tarihi” kısmında 31.12.2012 tarihinin yazılı olduğu, senet metninde ise vadenin “otuzbir ekim 2012” olarak gösterildiği, bu haliyle dayanak bonoda çift vade olduğunun kabulü ile mahkemece İİK.nun 170/a maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Takibe dayanak yapılan bonoda tanzim yeri yazılı olmadığından, senedi düzenleyenin ismi yanında idari birim adı olarak bir yer de belirtilmediğinden takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
İlk başlatılan ve iptal edilen kambiyo senetlerine özgü takibe ilişkin ödeme emrinin tebliğ tarihi itibari ile borçlu temerrüde düştüğünden, bu tarihten itibaren faiz talep edilebileceği ve takibin dayanağı olan senetler kambiyo senedi niteliğini haiz olmadığından alacağa yasal faiz istenebileceği-
Takibe dayanak belgede tanzim yeri yazılı olmadığından senedin kambiyo vasfını bulundurmadığı, mahkemece, re'sen takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Kat ve site mülkiyetinde yöneticinin temsil yetkisine giren işlerden dolayı üçüncü kişilerle yaptığı sözleşmelerden doğan uyuşmazlıklarda aktif ve pasif dava ehliyeti olacağı ve bu site yönetiminin borçlu yazıldığı senedin tahsili için site yönetimine icra takibi yapılabileceği-
Takip alacaklısının kötüniyetli olduğu iddia ve ispat edilmediği gibi, senet metninde de tüketici sözleşmesi nedeniyle verildiğine ilişkin bir ibare bulunmadığı anlaşıldığından ve borçlular tarafından takip dayanağı senetteki imzaya itiraz edilmediği gibi borcun ödendiği de ispat edilmemiş olduğundan, 6762 s. TTK. mad. 599 gereği borçluların “senedin tüketici senedi olarak verilmesi nedeni ile TKHK’nun 6/A maddesi gereğince nama yazılı düzenlenmesi gerektiği" iddiasının takip alacaklısına karşı ileri süremeyeceği, davacı lehtarın da bu durumu sonradan iyiniyetli hamile karşı ileri sürmesinin TMK. mad. 2'ye aykırı olduğu ve bu durumda mahkemece takibin iptaline karar verilmesinin isabetsiz olduğu-