Lehtar tarafından keşideciye karşı yapılan takiplerde, lehtar senetteki imzanın keşideciye ait olup olmadığını bilebilecek durumda olduğundan, ‘imza itirazının kabulü’ne karar veren icra mahkemesinin ayrıca bu kararla birlikte, borçlu lehine % 20 tazminata da hükmetmesi gerekeceği-
Borçlunun imzaya itirazının kabul edilmesi halinde İİK.nun 170/III maddesi gereğince “takibin durması” yerine “takibin iptaline” karar verilemeyeceği-
İcra takibinin, lehtarın veya ondan sonraki cirantanın cirosu ile çeki/senedi elinde bulunduran kişi (hamil) tarafından, keşideci veya çeki/senedi kendisine ciro etmemiş olan ciranta hakkında yapılmış olması halinde, hamil –çek/senet huzurunda imzalanmamış (ciro edilmemiş) olduğundan- imzanın keşideciye (cirantaya) ait olup olmadığını bilemeyeceğinden, imzanın borçluya ait olmaması (olmadığının saptanması) halinde, alacaklı (hamil) aleyhine tazminata/para cezasına hükmedilemeyeceği-
Senet üzerinde bulunan “tek imza”nın şirketi sorumlu tutmayacağı (borç altına sokmayacağı)-
Borçlunun borca veya imzaya itirazının “süre aşımı” nedeniyle ret edilmesi halinde, alacaklı lehine % 40 tazminata hükmedilemeyeceği-
Borca itirazın reddi (ve kabulü) halinde, ”asıl alacak” yerine, fer’i alacakları da kapsayacak şekilde, takip konusu alacak üzerinden tazminata (ve para cezasına) hükmedilemeyeceği-
İcra mahkemesince incelemenin ilk dilekçede ileri sürülen itiraz/şikayet sebepleri ile sınırlı olarak yapılacağı, sonradan verilen ve ayrı bir şikayete konu olabilecek ek dilekçe nazara alınarak hüküm kurulamayacağı-