Muvazaa nedenine dayanan sıra cetveline itiraz davalarında isbat yükünün davalı-alacaklıda olduğu, davalı-alacaklının alacağının varlığını «takipten önce düzenlenmiş, usulüne uygun ve birbirini doğrulayan belgelerle» kanıtlaması gerekeceği—
«Davalı alacaklının alacağının gerçekte mevcut olmadığının» (muvazaalı olduğunun) ileri sürülmesi halinde, alacağın esasına yönelik bir itirazın varlığının kabulü gerekeceği—
İİK. mad. 72 uyarınca açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmuş olması halinde, «haciz» ve «satış» isteme sürelerinin de duracağı—
Fona devredilen bankaların alacakları 6183 sayılı Kanuna göre tahsili gerekmekte ise de, bu bankaların alacaklarının sıra cetvelinde «imtiyazlı alacak» olarak yer alacağına dair özel bir düzenleme bulunmadığı—
Sıra cetveline itiraz davasının birden fazla alacaklı tarafından açılması ve alacaklıların davada haklı çıkmaları halinde, davalıya ayrılan paydan (davacı yana garameten ödeme yapılması şeklinde) hüküm kurulması gerekeceği—
İpotekli taşınmazın satışı halinde ipotekli alacaklıya takibe geçip geçmediğine bakılmaksızın, alacağı miktar kadar pay ayrılacağı- «Üst (azami) sınır ipoteği ile teminat altına alınmış olan alacakların, ipotek akit tablosunda öngörülen (limiti aşmayan) miktarının rüçhanlı alacak olarak sıra cetvelinde yer alacağı, ipotek limitini aşan kısım için ayrı takip yapılıp haciz konulmadığı sürece, limit fazlası alacak için pay ayrılamayacağı—