Taraflardan tahsil edilmeyen giderin davalı tarafa yüklenmesinin mümkün olmadığı-
Davacılar, haksız fesih nedeniyle akdi vekalet ücreti ve karşı yan vekalet ücretini talep etmiş olup, mahkemece, HMK. mad. 330 gereğince vekalet ücretinin yargılama giderlerinden sayıldığı ve taraflara ait olduğu düzenlendiği gerekçesiyle karşı yan vekalet ücreti yönünden talebin reddine karar verilmişse de, Avukatlık Kanunu mad. 164/son uyarınca, davalar sonunda karşı yandan alınan ücretler avukata ait olduğundan, bilirkişi raporunda belirlenen karşı yan vekalet ücreti yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Vekalet sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkların 6502 sayılı yasa kapsamında olması için mutlak surette taraflardan en az birisinin tüketici vasfını taşıması gerektiği- Davalı Organize Sanayi Bölgesi ve Toplu İşyeri Yapı Kooperatifinin ve vekalet ücretini alacağını talep eden davacı avukat tüketici yasasında tanımı yapılan tüketici kapsamında olmadığından, taraflar arasındaki ilişkinin 6502 sayılı yasa kapsamı dışında kaldığı ve taraflar arasındaki davada genel mahkemelerin görevli olduğu-
Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda; vekalet ücreti talebine dayanak icra dosyasında, icra hukuk mahkemesinin icra emrindeki işlemiş faiz miktarını değiştiren kararı dikkate alınmadan, önceki icra emrinde yazan işlemiş faiz miktarı ile oluşan toplam takip miktarı üzerinden vekalet ücretinin hesaplandığı anlaşıldığından, icra emrinde yer alan faiz miktarının düzeltmesine ilişkin karar ve söz konusu kararın toplam alacak miktarı üzerinde yapacağı değişiklik de göz önüne alınarak, gerektiğinde taraf ve Yargıtay denetimine açık şekilde bilirkişi heyetinden de rapor alınmak suretiyle, davacının vekalet ücreti alacağı talebinin yeniden hesaplanarak hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davacı avukat azledilmemiş olup, vekalet ilişkisi, davacıya verilen vekaletnamenin süresinin dolması üzerine sona erdiği; her ne kadar avukat, üzerine almış olduğu işi sonuna kadar takip etmekle yükümlü olup, aksine bir kararlaştırma mevcut olmadığı sürece, işin takibi için verilen (vekaletnamenin süresinin dolması halinde yenilenmesi gerekeceğinden) vekaletnamenin yenilenmemesi, avukat yönünden işin takibine engel teşkil etmekte ise de, bu husus, her durumda avukatın muaccel olan vekalet ücreti alacağından başka, başarı şartına bağlanan ücrete de hak kazandığı sonucunu doğurmayacağı-
Kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması istemine ilişkin davada; ahkemece 15.225 TL kira alacağı için yapılan icra takibine vaki itirazda 14.025 TL üzerinden itirazın kaldırılmasına karar verildiğine göre reddedilen kısım üzerinden davalı yararına inkar tazminatı ve vekalet ücretine hükmedilmesi, harç ve yargılama giderlerinin de buna göre hesap edilmesi gerektiği-
Davacılar, kendilerinden habersiz başka bir avukat tutarak davanın takip edildiğinin öğrenilmesi üzerine haklı sebeple istifa ettiklerini ileri sürerken davalılar bu durumun davacının davayı takip etmeme yönündeki iradesi nedeniyle doğduğunu savunmuş olduğundan, davaya konu edilen Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki dava dosyası getirtilip, tüm delillerin toplanması ve gerektiğinde davalı tarafa yemin hakkı hatırlatılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Davalı ile davacı vekil arasında yazılı bir ücret sözleşmesinin bulunmadığı, davacı avukatın davalı adına açtığı tapu iptali ve tescili davasının kabulüne karar verildiği, davacı avukatın sonra ihtarla istifa ettiği anlaşılmış olup, davacı avukat tarafından davalıya gönderilen hesap özetinde; borç dökümünde, davaya dair yapılan tahsilatın davacı tarafından "masraf avansı ve vekalet ücretine mahsup edilmek üzere üzerimde kalan miktar " notu ile bu bedel düşülerek davalıya gönderildiği, mahkemece davacı avukat tarafından bildirilen bu hesap dökümlerinin irdelenip değerlendirilmesi ve ilgili hesap dökümünün davanın konusunu oluşturan dosya ile ilgili tahsilat ve ödemeleri içerip içermediği, varsa başkaca hesap dökümlerinin bulunup bulunmadığı sorularak, vekalet ücretinin tahsil edilip edilmediğinin değerlendirilmesi ve vekalet ücreti alacağının yasal faizi ile ödetilmesine ilişkin davada bir karar verilmesi gerektiği-
Menfi tespit davasının değeri üzerinden vekaletname verilme tarihi itibariyle geçerli olan %5 - %15 oran arasında, emek, hak ve nesafet ile "davalının, davada birden çok avukatla temsil edildiği" gözönünde bulundurularak asgari %5 oran gözetilerek karar verilmesi gerekirken, %10 oran üzerinden karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Borçlunun, yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunlu olduğu- Haksız yere kendisini azledilen davacı avukatın, asgari ücret tarifesi gereğince hesaplanan vekalet ücretini ödemeyen davalı müvekkili aleyhine takip konusu yaptığı alacak değerlendirildiğinde, davacı yararına icra-inkar tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-