Tapu Müdürlüğünün davada ilgili(yasal hasım) sıfatıyla yer almış olmasının, vekili tarafından yargılama boyunca sağlanan hukuki yardımın ücretsiz bırakılması sonucunu doğurmayacağı-
Avukatla müvekkili arasında ücret sözleşmesi bulunmaması (veya sözleşmenin geçersiz olması) halinde, müvekkilin ve müvekkille sulh anlaşması yapan hasmın, sulh olunan miktar üzerinden, Avukatlık Kanununun 164/son maddesinde düzenlenen (hasma tahmili gereken vekalet ücretinden) ve Avukatlık Kanununun 164/4. maddesinde düzenlenen (müvekkilin avukata ödemesi gereken) vekalet ücretinden müteselsilen sorumlu oldukları- Avukat ve müvekkili arasında yazılı bir vekalet ücreti sözleşmesi bulunmadığından, davacının hak kazandığı vekalet ücretinin sulh olunan miktar esas alınarak belirlenmesi gerektiği-
Vekalet ücretine dair kararlaştırmanın geçersiz yada belirsiz sayıldığı hallerde, sözleşme tarihindeki Avukatlık Kanunu hükümleri uygulanarak, harca esas dava değeri üzerinden % 5-15 oranları arasında takdir edilecek vekalet ücretinin tahsiline karar verilmesi gerektiği-
Taraflar arasında yazılı bir ücret sözleşmesinin bulunmaması halinde, davacı avukatın talep edebileceği akdi vekalet ücretinin Av. K. mad. 164/4 gereğince belirlenmesi gerektiği- 5043 s. K. ile değişik Av. K. mad. 164/4 gereğince, davacının takip etmiş olduğu menfi tespit davası, konusu parayla ölçülebilir bir dava olduğundan, davada müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktarın avukatlık ücreti olarak belirlenmesi gerektiği- %10 akdi vekalet ücretinin, menfi tespit davasında harcın yatırılmış olduğu dava değeri üzerinden hesaplanması gerektiği- Hükmedilen inkar tazminatı, davanın müddeabihi kapsamında olmadığı halde, %40 icra inkar tazminatı üzerinden de ücret hesabı yapılmasının isabetsiz olduğu-
Yargılama gideri olarak hükmolunan avukatlık ücretinin taraf lehine hükmedileceği, ödenmeyen avukatlık ücretinin ancak asil adına takibe konulabileceği, icra takibinin vekil vasıtasıyla yapılması nedeniyle, İİK. mad. 138 maddesi uyarınca, avukatlık ücreti hesaplanacağından, icra takibinde icra vekalet ücreti istenmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı, vekalet ücretinin tahsili için vekil vasıtasıyla yapılan icra takibinde icra vekalet ücreti verilmeyeceğine ilişkin yasal bir düzenleme de bulunmadığı-
İdare Mahkemesinde açtığı dava neticesinde davalının ödeme yaptığını ancak idare mahkemesi kararı Danıştayca bozulduğundan davalının yapılan ödemeyi geri istediğini ve kendisinin de faiz ödememek için ödenen parayı iade ettiğini ileri sürerek ödenen bu paranın tahsili için davacının açtığı davanın reddine karar verilmiş olduğundan, davalı lehine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Dava dışı şirketin tüm aktif ve pasifleriyle birlikte davalı şirkete devredilmiş olması karşısında, davalı şirketin kural olarak bu şirketin tüm borçlarından ve bu arada davacı ile yapılan vekalet sözleşmesinden doğan ücret ve diğer borçlardan da, külli halefiyet gereğince sorumlu olduğu ve bu nedenle dava konusu olayda davacının, dava dışı şirketle arasındaki sözleşme gereğince, şirketin tüzel kişiliğinin sona erdiği tarih itibariyle muaccel olmuş olan ücret alacaklarının tamamından davalının tümüyle sorumlu olduğunun kabulü gerektiği- Davalı şirketin davacı ile değil, başka bir avukatla çalışmak istemesi ve bu nedenle ona vekalet vermemiş olmasının, avukatın azli niteliğinde olmadığı gibi ve Avukatlık Kanunu’nda düzenlenen haksız azlin sonuçlarını da doğurmayacağı- Dava dışı şirketin tüzel kişiliğinin sona erme tarihi itibariyle, davacının takip etmiş olup da, henüz ücretinin muaccel olmadığı devam eden dosyalar yönünden tam bir ücret isteyemeyeceği, ancak bu dosyalar yönünden sarf etmiş olduğu emek ve mesaisine, hak ve nesafete göre belirlenecek bir ücrete hak kazandığı kabul edilmesi gerektiği-
Avukatlık Kanunu’nun 164/5. maddesi gereğince avukata ait olan vekalet ücreti alacağının takası mümkün olmadığından anılan alacak yönünden istemin reddine ve takibin devamına karar verilmesi gerekeceği-
2013 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde yer alan "Nafakaya ilişkin icra takiplerinde nafakanın bir yıllık tutarı üzerinden .... üçüncü kısım gereğince hesaplanacak ücretlere hükmolunur.” şeklindeki hüküm, 2014 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde yer almadığından, takip tarihi itibariyle uygulanacak 2014 yılına ait Tarifenin 11/1. maddesi gereğince nafaka alacağının tamamı üzerinden vekalet ücretinin hesaplanması gerektiği-
Yargılama gideri olarak hükmolunan avukatlık ücretinin, ancak yargılamanın tarafları arasında geçerli olacağı- Takip borçlusunun, SGK’ya haciz bildirisi neticesinde yaptığı ödemelerin, takip alacaklısına ait olan vekalet ücretini de içerdiğinin kabulü gerektiği- Mahkemece, takip borçlusunca haciz bildirisine istinaden yapıldığı iddia edilen ödemelerin değerlendirilerek, itfa itirazı yönünden, TBK.’nun 100. maddesi dikkate alınmak suretiyle, gerektiğinde bilirkişi incelemesi de yaptırılıp karar verilmesi gerektiği-
