Avukat ile müvekkili arasında bir ücret sözleşmesinin bulunmaması durumunda, "değeri para ile ölçülemeyen" dava ve işlerde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin uygulanacağı (Av. K. mad. 164/4)-  Ortaklığın giderilmesi davası ve satış işlemlerinin değeri para ile ölçülebilen dava ve iş türlerinden olmadığı- Avukatın, ortaklığın giderilmesi davası nedeniyle -hizmetin verildiği tarihteki (ortaklığın giderilmesi davasının açıldığı tarihteki) Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince- maktu vekalet ücretinin talep edebileceği-
Avukat ile müvekkili arasında bir ücret sözleşmesinin bulunmaması durumunda, "değeri para ile ölçülemeyen" dava ve işlerde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin uygulanacağı (Av. K. mad. 164/4)- Ortaklığın giderilmesi davası ve satış işlemlerinin değeri para ile ölçülebilen dava ve iş türlerinden olmadığı- Haksız azledilen avukatın, ortaklığın giderilmesi davası nedeniyle hak ettiği vekalet ücretinin maktu vekalet ücreti olduğu- Davalının savunmasında anlaştıklarını ikrar ettiği miktar üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği-
Hukuki yardımın ne zaman başladığının her işlemin özelliğine göre farklılık gösterebildiği- Dava açılmış ise, davanın açıldığı, ya da tespitin yapıldığı tarih; müvekkil aleyhine dava açılmış ise cevap verme tarihi, ya da vekaletnamenin verilme tarihinin hukuki yardımın başladığı tarih olarak esas alınması gerektiği- Ücret sözleşmesinin yer almadığı, vekalet ücreti alacağının tahsili istemine ilişkin davalarda;  değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde hukuki yardımın başladığı tarihteki yürürlükte olan kanun hükümleri uygulanarak, hukuki yardımın yapıldığı tarih 2.5.2001 tarihinden önce ise asgari ücret tarifeleri; 02.05.2001 ile 20.1.2004 tarihleri arasında hukuki yardım başlamışsa yüzde "beş" ile "on beş"; bu tarihten sonra ise, yüzde "on" ile yüzde "yirmi" arasındaki bir oran tatbik edileceği, değeri para ile ölçülemeyen davalarda ise avukatlık asgari ücret tarifelerinin uygulanacağı- Azil haklı olduğundan, bitmemiş dava ve takiplerden dolayı davacı avukatın davalılardan herhangi bir ücret isteyemeyeceği, bu hususta emek ve mesaisi gözönünde bulundurularak hakkaniyet adı altında mahkemece herhangi bir ücret belirlenemeyeceği- Azil tarihi itibariyle kesinleşmiş, sonuca bağlanmış dava ve takipler ile devam eden takipler yönünden tahsilat yapılmış ise, tahsil edilen miktar yönünden taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi mevcut olmayıp, vekalet ilişkisi 04.07.2001 tarihinden itibaren başladığından bu tarihten 20.1.2004 tarihine kadar başlatılan dava ve takipler yönünden yüzde "beş" ile "on beş", 20.01.2004 tarihi ve sonrasında başlatılan dava ve takipler yönünden ise yüzde "on" ile yüzde "yirmi" arasındaki bir oran tatbik edileceği, değeri para ile ölçülemeyen davalarda ise avukatlık asgari ücret tarifelerinin uygulanacağı- Mahkemenin, gerekçeli kararında olayda %10 - %20 oran arasından alt sınır olan %10 oranın uygulanması gerektiğinin belirtilmesi ve bu gerekçenin davacı tarafından temyiz edilmemesi üzerine hesaplamada alt sınırın uygulanması gerektiğinin davalılar lehine kazanılmış hak oluşturduğu, davacı avukat tarafından daha önce gerek davalılardan vekalet ücretine mahsuben aldığı gerekse bazı icra dosyalarından ayrıca tahsil ettiği vekalet ücreti varsa bu miktarlarında hesaplanacak vekalet ücretinden düşülmesi gerektiği- 
Mahkemece bozmadan önce verilen kararda 1.100,00 TL karşı yan vekalet ücretine hükmedilmiş olduğundan, bozmaya uyulmakla birlikte davalılardan talep edilebilecek karşı yan vekalet ücretinin 1.100,00 TL olduğu yönünde kazanılmış hak doğmuş olduğu ve bu durumda, mahkemece davalılardan talep edilebilecek karşı yan vekalet ücretinin 1.100,00 TL olduğu kabul edilerek bu miktara ilişkin itirazların iptaline karar verilmesi gerekirken 2.200,00 TL yasal vekalet ücreti yönünden itirazın iptaline karar verilmesinin hatalı olduğu-
İcra takibinin, ilamda hükmedilen vekalet ücreti alacağına ilişkin olduğu, vekalet ücreti taraf lehine hükmedildiğinden, alacaklı şirket adına vekil tarafından takip yapıldığı ve alacağın tahsil edildiği, asil adına tekrar, diğer vekil tarafından vekalet ücreti alacağı için başlatılan takibin mükerrer olduğu, bu nedenle şikayetin kabulü ile ikinci takibin iptaline karar verilmesi gerekeceği-
Kurum zararının ödetilmesi istemine ilişkin  davalıların murisi sorumlu olduğundan, mahkemenin, mirasçılar yönünden istemin reddine dair gerekçesi dava şartı niteliğinde bulunduğundan, vekille temsil olunan davalı mirasçılar yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
Kira alacağının tahsili istemine ilişkin davada; mahkemece davanın kısmen kabul,kısmen de reddine karar verildiğine ve davalı taraf kendisini bir vekille temsil ettirdiğine göre karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktar üzerinden davalı lehine vekalet ücreti verilmesi gerektiği-
Kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin davada; Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmediğinden hükmün bu sebeple bozulması gerektiği-
Reddedilen maddi tazminat yönünden davalı yararına vekalet ücretine hükmedileceği-
SGK İl Müdürlüğü’nün para cezasına dair işlemin iptali ile davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasının kabulü halinde, davacı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-