Davacının yaptığı projeye göre inşaata başlanılmadığı ve dolayısıyla inşaat safhasında davacının vermiş olduğu bir hizmet bulunmadığına göre, davacının vermemiş olduğu hizmetin ücretini talep etmesinin yasalara ve hakkaniyete aykırı olacağı-
Davacının davalı-yüklenici-borçlunun temerrüdünden dolayı seçimlik haklarından "aynen ifa ve gecikmeden dolayı tazminat" isteme hakkını kullandığı ve bağımsız bölümlerin tesliminin gerektiği tarihten itibaren her ay için rayiç kira bedeli kadar tazminat talebinde bulunduğu, mahkemece, konusunda uzman bilirkişiler ile mahallinde keşif yapılarak, yüklenici tarafından derhal işe başlanılmış olmak suretiyle "mücbir ve haklı sebepler hariç tutularak" davaya konu bağımsız bölümlerin inşaat ruhsatının ne kadar sürede alınabileceğinin, bundan sonra da ne kadar sürede (makul süre) inşaatın tamamlanarak "deprem v.s gibi mücbir ve haklı sebepler de gözetilmek suretiyle "İskan ruhsatının alınabileceğinin, emsal inşaatlar da dikkate alınıp tespit edilerek, bu konuda ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli bir rapor alınması, davacının talebinin "taleple bağlılık ilkesi" de gözetilerek- değerlendirerek bir karar vermesi gerekeceği-
Eserin (inşaatın) geç teslimi sebebiyle mahrum kalınan kira bedelinin tazmini istemine ilişkin davada, sözleşmede eserin teslim süresi kararlaştırılmamış ve teslim süresini belirleme yetkisi davalıya tanınmış olsa da davalının bu yetkisini kullanırken, objektif iyiniyet kurallarına uygun davranarak haklı nedenlere dayalı gecikmeler hariç, eserin niteliğinin gerektirdiği imalât süresi içinde eseri tamamlaması gerekeceği- Davacının, davalı-yükleniciye süre vermesinin aynen ifa için etkisiz olacağı (818 s. BK. mad. 107/1) durumlarda, mahkemece uzman bilirkişiler ile mahallinde keşif yapılarak, yüklenici tarafından derhal işe başlanılmış olmakla mücbir ve haklı sebepler hariç tutularak davaya konu bağımsız bölümlerin inşaat ruhsatının ne kadar sürede alınabileceğinin, bundan sonra da ne kadar sürede (makul süre) inşaatın tamamlanarak deprem v.s gibi mücbir ve haklı sebepler de gözetilmek suretiyle rapor alınması, taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek değerlendirilmesi gerekeceği-
Tapulu taşınmazın harici satışına ilişkin sözleşme resmi şekilde yapılmadığı için geçersiz olduğundan, bu sözleşme için tarafların verdiklerini geri alması gerekeceği ve geçersiz sözleşme nedeniyle uğranılan zararın tazmininin istenemeyeceği, senedin iptali ile ödenen kadar paranın tahsiline karar verilmesi gerekeceği-
Fazladan yapıldığı ileri sürülen ödemenin istirdadı istemine ilişkin davada davacı şirket; taraflar arasındaki sözleşmenin ayakta ve geçerli olduğu bir dönemde, davalı idareye birinci 6 aylık dönem ile üçüncü 6 aylık dönemin sonunda fazla ödemede bulunduğunu ileri sürerek, eldeki istirdat davasını açtığına göre, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin çözümünde aralarındaki sözleşmenin dikkate alınmasının zorunlu olduğu, uyuşmazlığın sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre çözümlenemeyeceği- Taraflar arasındaki sözleşme hükmü, edimlerin karşılıklı olarak tür ve miktarını tespit etmekle birlikte, bu sınırlama aynı zamanda taraflar arasında örtülü olarak, karşı tarafa geçeceği öngörülmeyen malvarlığı değerlerinin iadesi yükümlülüğünü de içerdiğinden, davacı şirketin, sözleşmenin feshedildiği tarihte yapılacak bir kümülatif hesaplama sonucu, davalıya fazladan yaptığı bir ödemenin varlığının tespiti halinde, bu miktarı sözleşme hukuku çerçevesinde davalı idareden istirdada hakkı bulunduğunun k
Hiçbir hukuki dayanağı olmayan, şart tasarrufa da konu olmayan hatalı ödemelerin, borçlar hukukunun sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca geri alınmasına karar verilmesi gerekeceği-
Davalı şirketin, sözleşmenin feshi yoluna gitme konusunda irade özerkliği sonucu takdir hakkı bulunmakla birlikte, feshin haksız olması halinde, karşı tarafın (davacı firmanın) bundan doğan zararlarından sorumluluğunun da bulunacağı-
Davacının, kira parasını kendi kiralayanı olan dava dışı derneğin banka hesabına yatırdığı, derneğin ise Belediye veznesine ödeme yaptığı, kira parasının ödenmemesi sebebiyle davalı Belediye tarafından dava dışı dernek aleyhine icra takibine girişildiği, davalı ile ( dava dışı olan 1. kiracı ) dernek arasında kiranın devri söz konusu olmadığı gibi, "taşınmaz kira sözleşmesi" yapması yasal olarak belirli şartlara tabi tutulan davalı tüzel kişilik olan Belediyenin zımnen sözleşmeye muvafakat vermesi de olanaklı olmadığı,T.M.K.'nun 2. maddesinin uygulama olanağından ve de taraflar arasında bir kira sözleşmesinin kurulduğundan söz edilemeyeceği- Hakkın kötüye kullanılması yasağının 2. derecede ( tali ) bir yol olduğu, uygulanması mümkün bir kanun hükmü bulunduğu sürece bu kavrama başvurulamayacağı-
İş bedeli para olarak belirlendiğinden, tarafların bu sözleşmeyi tek taraflı irade beyanlarıyla feshetmelerinin mümkün olduğu- Sözleşmenin geçerli bulunduğunun tesbiti ve aynen ifası isteminde bulunmuşsa da, iş sahibinin tek taraflı feshi sebebiyle bu istemin kabulü mümkün olmadığı-
Davalının görevi dışında kalan kişisel kusuruna dayanılmadığına, dikkatsizlik ve tedbirsizliğe dayalı da olsa eylemin görev sırasında ve görevle ilgili olmasına ve hizmet kusuru niteliğinde bulunmasına göre, eldeki davada husumet kamu görevlisine değil, idareye düştüğünden dava idare aleyhine açılıp, husumetin de idareye yöneltilmesi gerekeceği-