Kural olarak suçların kovuşturulması için yetkili makamlara yapılan şikayetlerin hukuka aykırı sayılmayacakları, şikayet hakkının kötüye kullanıldığından söz edebilmek için ihbar ve şikayetin karşı tarafın suçsuzluğunu bilerek zararlandırmak veya küçük düşürmek amacıyla yapılması yahut şikayet konusu hakkında delil ve emare olmadığı halde şikayetin yapılmış olmasının gerekeceği, şikayete konu olayın varlığını gösteren kanıtların olması durumunda gerçek olaylara dayanılarak şikayetin yapıldığının kabul edileceği, kanıt niteliğinde olmasa dahi bir takım olguların belirtilerin varlığı hakkın hukuka uygun sınırlar içinde kullanıldığının kabulü için yeterli olacağı, aksi halde hak arama özgürlüğünün kullanılmasının sorumluluk korkusu ve tehdidi altında sınırlandırılmış olacağı-
Resmi kayıtların aksi sabit oluncaya kadar geçerli olacağı-
Basının kamu adına özgür yayın yapma hakkını kullanırken, yayın yaptığı konuların gerçek, güncel olması, yayında kamu yararı bulunması ve özellikle konunun anlatımında özle biçim arasındaki dengenin koruması gerekeceği-
Eleştiri amaç ve sınırını aşan yazıların gerçeği yansıtsa bile yazıda kullanılan dil, ifade ve üslubun davacıyı küçük düşürmek, ona hakaret etmek amacına yönelik bulunması, davacının kişilik değerlerine saldırı niteliğinde bulunması halinde, davacı lehine tazminata hükmedilmesi gerekeceği–
Hakimin manevi tazminata karar verme yetkisinin “özel haller” ve “adalet ”ile sınırlı olduğu, MK. 4 uyarınca, “hakimin takdir hakkını hak ve nasafate uygun şekilde” kullanması ve bunu yaparken, tarafların kusur oranını, sıfatını, bulunduğu sosyal ve ekonomik durumunu araştırarak ve takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde objektif olarak göstererek, istek sahibinin olaydan duyduğu acıyı gözönüne alarak ve davalıyı da ekonomik yönden zor (müzayaka) duruma düşürmeyecek bir miktara hükmetmesi gerekeceği–
Davalı gazetenin yayınında Anayasal haber verme hakkının sınırları aşılmadığına göre hukuka aykırılıktan söz edilemeyeceği-
Dernek tüzüğünde üyenin ihracı kararının disiplin kurulu tarafından verileceği itirazların genel kurulda inceleneceği belirtilmiş olup, davacı disiplin kurulunun tüzüğe uygun toplanmadığını ileri sürmüş olduğundan bu yönün araştırılması için karar tarihinde disiplin kurulunun kimlerden oluştuğu, Emniyet Müdürlüğünden araştırılmadan eksik tahkikatla hüküm kurulmasının kanuna aykırı olacağı-
Davaya konu edilen yazının yayınlandığı derginin özellikle kapak kısmında PKK ile davacı kurumu özdeşleştirecek biçimde arma basılması, sanki kurumun adı geçen örgüt ile bütünleştiği sonucunu doğurur biçimde olduğundan bu görüntünün de kurumun kişilik haklarına saldırı teşkil edeceği-
Davalının davacının kişilik haklarına olan saldırısının anılan yargı kararındaki olgu ile de doğrulandığı, davalının davacıya karşı dava konusu olaylar nedeniyle kişilik haklarına saldırı oluşturacak şekilde haksız eyleminin bulunduğu belirgin olduğundan mahkemece davalının sorumluluğuna karar verilmesinin gerekeceği-
Anayasal güvence altında bulunan basın hak ve hürriyetinin yine yasalarca korunan kişilik haklarına üstün tutulabilmesi için haber verme, yorum ve eleştiri hürriyetinin öğretide ve uygulamada tartışmasız benimsenen gerçeklik, güncellik, kamu yararı, toplumsal ilgi ve konu ile ifade arasında düşünsel bağ çerçevesinde kullanılması gerekir, bu kurallardan herhangi birinin ihlali halinde, saldırıya uğrayan kişisel hakkın, korunmaya değer bir üstünlük kazanacağı-