Kira sözleşmesinde “kefaletin kiracılık ilişkisinin devam ettiği sürece geçerli olacağı”nın kararlaştırılmış olmasının geçerli olmayacağı-
Mahkemece öncelikle davanın dayanağını teşkil eden icra dosyasından, davalıya gönderilen ödeme emrinin kiracı davalıya tebliğ tarihinin saptanması, ondan sonra temyiz dilekçesine ekli ödemeye ilişkin, borcu sona erdiren belgelerden olan banka dekontları üzerinde durulması, temerrüt olgusunun oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi, birleşen ve birleştirilen dava hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerekeceği-
Tahliye istemi bulunmadığı halde icra müdürlüğünce borçluya tahliye ihtarlı Örnek 13 ödeme emri tebliğ olunmasının alacaklıya tahliye açısından bir hak vermeyeceği-
Vadesinde ödenmeyen 2010 bakiye Şubat ayı kira bedeli nedeni ile sözleşmedeki muacceliyet şartı gerçekleşmiş olup, 2010 Mart ayı kirası yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekeceği-
Taraflarca sözleşmede kefilin azami sorumlu olacağı süre belirlenmediğinden kefilin uzayan dönemde de kefaletinin devam edeceğine ilişkin sözleşme hükmünün geçersiz olduğu, kefilin sorumluluğunun, sözleşmede belirlenen bir yıllık kira süresi ile sınırlı olduğu-
İtirazın kaldırılması tahliye isteminde, davalının yaptığı ödemeler dikkate alınarak ödenmeyen yada eksik ödenen aylar kira paralarının, muacceliyet şartı gereği muaccel hale gelen kira paraları ile birlikte belirlenmesi gerekeceği-
İbraname, her ne kadar yargılamadan sonra düzenlenerek, temyiz aşamasında ibraz edilmiş ise de, ibraname de taraflar arasındaki borç ilişkisini sona erdiren bir hukuki işlem olduğundan, mahkemece değerlendirilmesinin gerekeceği-
İtirazın Kaldırılması tahliye isteminde, en geç hasar tespiti talep tarihinde kiralananın anahtarının kiralayana teslim edildiği ve anahtar teslim tarihi itibarıyla tahliyenin gerçekleştiği anlaşıldığına göre; mahkemece tahliye tarihinin tespit edilerek davalının tahliye tarihine kadar olan kira paralarından sorumlu tutulması, davacının kira dönemi sonuna kadar ki isteğinin tazminat hukukuna ilişkin olduğu, erken tahliye nedeniyle yoksun kalınan kira parasının tespitinin yargılamayı gerektirdiği-
Davalı tarafından gerek ödeme emri tebliğinden sonraki itirazında gerekse de yargılama sırasındaki savunmasında davacının dava ehliyetine karşı çıkılmamış, yeni malik olduğunun bilinmediğine dair herhangi bir itiraz ileri sürülmemiş ve mahkemece incelenen banka hesap ekstresinden de davacının hesabına davalı tarafından her ay düzenli ödemelerin yapılmış olduğu anlaşılmış olduğundan davacının yeni malik olduğunun davalı tarafından bilinmekte olduğunun kabulü gerekeceği-
Takip talebinde, tahliye talebinde bulunulmaması durumunda tahliyenin istenemeyeceği- Davalı borçlu tarafından davadan önce adi havale ile PTT vasıtasıyla gönderilen takibe konu 2011 Şubat ayı kira parası 4000 TL asıl kira alacağının 17.02.2011 tarihinde alınmasından sonra 11.03.2011 tarihinde itirazın kaldırılması istenmiş olmakla davalının inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasının doğru görülmediği-