Davacının yaptığı icra takibinin takip talepnamesinde takip yollarının bulunduğu sütunda haciz isteminin yanında tahliye isteminin bulunmamasının takibi geçersiz hale getirmeyeceği-
Kiralananın teslim tarihinden sonraki aylara ilişkin isteği makul süre kira alacağına ilişkin olup, yargılamayı gerektirdiğinden, bu tarihten sonraki isteğin reddi gerekeceği-
İtirazın Kaldırılması-
25.02.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına ilişkin 6111 Sayılı Kanunun konuya ilişkin 17. maddesinin 25. Fıkrasının (ç) bendinde yasadan yararlanma koşullarının belirtildiği, (d) bendinde ise kanunun yayımlandığı tarihi izleyen ikinci ayın sonuna kadar ilgili idarelere başvuruda bulunulması ve bu fıkra kapsamında hesaplanan tutarın öngörülen süre ve şekilde ödenmesi şartıyla bunlar için açılan davalar sonlandırılır ve icra takipleri durdurulur hükmüne yer verildiği, Kanun'un bu açık hükmü karşısında davalı borçlunun yasada belirtilen süre ve şekilde başvuru ve ödemelerinin olup olmadığının araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesinin zorunlu olduğu-
Davalı, yapılan masrafların kira alacağından mahsup edildiğini ileri sürdüğüne göre, sözleşmenin 3. maddesi gereğince yapılan işlerin parasal değeri ile kira borcundan mahsup edilip edilmeyeceği ve sonuçta kira alacağının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden, dar yetkili icra mahkemesince uyuşmazlık çözülemeyeceğinden davanın reddi gerekeceği-
Kiralayan durumunda olmayan malik veya kiralananı sonradan iktisap eden yeni malikin önceden kiracıya ihbar göndererek kira paralarının kendisine ödenmesini istemesinin, bu ihbarın sonuçsuz kalması halinde yasal içerikli ihtarname tebliğ ettirmek suretiyle dava açmasının gerekeceği, dava hakkına ilişkin bu hususun mahkemece kendiliğinden gözönünde bulundurulmasının gerekeceği-
Kira alacağının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın kaldırılması isteminde, Borçlar Kanununun 85.maddesi uyarınca ödeme belgelerindeki açıklamalara göre takibe konu aylarla ilgisi bulunduğu saptanan veya alacaklı tarafından takibe konu aylara ilişkin olduğu kabul edilen ödeme belgeleri nazara alınmak suretiyle hesaplama yapılması gerekeceği-
Davalı A. S. Bakırcı’nın şirket yetkilisi sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığı, kefil sıfatının olmadığı, bu durumda kira borcundan dolayı sorumlu olduğunun düşünülemeyeceği-
Kiracının, kiralananın anahtarını usulüne uygun olarak kiralayana teslim etmedikçe kira dönemi içinde kalan kira bedellerinden sorumlu olacağı-
Kefilin uzayan dönemde de kefaletinin devam edeceğine ilişkin şartın geçersiz olduğu, kefilin sorumluluğunun sözleşmede belirlenen süre ile sınırlı olup kira sözleşmesini aşan kısımdan sorumlu tutulamayacağı-