Çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve taşınmazın tahliyesi istemine ilişkin davada, TMK. mad. 994 gereğince taşınmazı iyiniyetle elinde bulunduran kimsenin yapmış olduğu faydalı ve zaruri masrafları savunma yolu ile aynı dava içinde talep etmesi mümkün olup bu giderler kendisine ödenmedikçe taşınmazı alıkoyma hakkı bulunduğundan, davalıların taşınmaza yaptığı zorunlu ve faydalı masraflar ile ilgili belirlenen bedelin depo edilmesi halinde el atmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken bu bedelin değerlendirilmemiş olmasının bozmayı gerektireceği-
Ret kararının, yasaya uygun olarak ve Yargıtay denetimine olanak sağlayacak şekilde gerekçeli yazılması gerekirken bu husus gözetilmeksizin tensip tutanağının 9. bendinde “ Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden davaya konu olmayan taşınmazın devir ve temlikinin önlenmesi ve yine ipotek tesciline ilişkin tedbir talebinin dosya kapsamı itibariyle reddine, ” şeklinde karar verilmesinin doğru olmadığı-
Tapulu taşınmazların mülkiyetinin naklinin resmi şekle bağlı olduğu, anılan hükümler karşısında harici satışa değer verilemeyeceği, harici satışın kanıtlanması halinde ise, harici satışın satın alana kişisel hak sağlayacağı ve bu kişisel hakkın da TMK.nun 994. maddesinde öngörülen hapis hakkı olacağı-
İyiniyetli zilyedin, geri vermeyi isteyen kimseden şey için yapmış olduğu zorunlu ve yararlı giderleri tazmin etmesini isteyebileceği ve bu tazminat ödeninceye kadar şeyi geri vermekten kaçınabileceği-
Taraflar arasındaki çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve ecrimisil talepli davada, davalının kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan tasarrufunu haklı kılan bir nedeni bulunmaması nedeniyle davanın kabulünde kural olarak bir isabetsizlik bulunmasa da, davalı; davacılar ile dava dışı yüklenici arasında akdedilmiş ve ancak mahkeme kararı ile feshedilmiş kat karşılığı inşaat sözleşmesi sonrasında dava konusu bölümün kaba inşaat halinde haricen yüklenici tarafından kendisine satıldığını ve taşınmaza zorunlu ve faydalı masraflar yaparak 15 yıl gibi uzun süredir mesken olarak kullandığını, davacıların da bu kullanıma bugüne kadar herhangi bir itirazda bulunmadıklarını yapmış olduğu zorunlu ve faydalı masraflar kendisine ödeninceye kadar hapis hakkı tanınması gerektiğini savunmuş olduğundan, davalının savunmasının kanıtlanması durumunda harici satış olgusunun kabulü ile davalı yararına harici satış bedelinden kaynaklanan kişisel hakka dayalı hapis hakkı tanınması ve bu nedenle iyi niyetli kullanım nedeniyle ecrimisil isteğinin reddi gerekeceği-
Taşınmaz davacının miras bırakanı tarafından davalıya haricen devredildiğine göre; davalının taşınmazda yapılan iyileştirmeler nedeniyle taşınmazın tesliminden kaçınma ve hapis hakkı bulunduğu-
Davalının çekişmeli taşınmazlarda birçok iyleştirmeler yaptığı ve onlara değer kazandırdığı savunmasının TMK.'nun 994. maddesi kapsamında değerlendirilmesi ve bu yönde hükme yeterli bir araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Başkasına ait taşınmazı iyiniyetli olarak elinde bulunduran kimsenin taşınmaza yapmış olduğu faydalı ve zaruri masrafları isteme hakkı vardır. Böyle bir talebin ayrı bir davaya konu edilmeksizin aynı dava içinde savunma yoluyla yapılması olanaklıdır. Davalıların taşınmazda hangi zorunlu ve faydalı masraflar yaptığının tespit edilmesi ve belirlenecek bedel mahkeme veznesine depo edildiği takdirde elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken, bu talebin değerlendirilmemiş olmasının hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-
Dosyaya ibraz edilen satış vaadi sözleşmesi başlıklı belge, harici satışın belgesi niteliğinde olup, sözleşmeye konu kısmın keşfen çekişmeli kısmı kapsadığının saptandığı, gerçekten de TMK’nun 706,BK’nun 213 ve 2644 sayılı Tapu Kanunu’nun 26. maddesi hükmü uyarınca tapulu olan taşınmazın haricen yapılan satışına hukuki değer verilemez ise de,TMK’nun 994. maddesi hükmü uyarınca sahibi lehine harici satış bedeli kendisine ödeninceye kadar taşınmazı alıkoyma, yani hapis hakkı sağlayacağı-