Sınırlı ayni hak niteliğinde olan borçlunun sahip bulunduğu bir ipotek hakkının da haczedilebileceği- Haczin tamamlanması için ipotek hakkının haczedildiğinin tapu siciline şerh verilmesinin yeterli olduğu-
Yöneticinin, vekaletname ile tayin edilen bir vekil gibi olmadığı, yasal bir temsilci olup, yetkisini yasadan aldığı, bu sıfatla yaptığı sözleşmeden dolayı kendisine husumet yöneltilebileceği, apartman yöneticiliğinin gelirlerinden olan apartman aidatlarına haciz konulması için kat malikleri ve kiracılara (İİK.nun 78. maddesi bağlamında) haciz müzekkeresi gönderilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı-
Apartman yöneticisine husumet yöneltilmesi mümkün olduğu gibi, apartman yöneticiliğinin gelirlerinden olan apartman aidatlarına haciz konulması için kat malikleri ve kiracılara haciz müzekkeresi (İİK. mad 78) gönderilmesinde de hukuka aykırılık bulunmadığı-
Şikayetçinin kambiyo senetlerine mahsus yolla bonoya dayanan takibinin İİK. mad. 100 'e dayanamayacağı- Şikayet olunanın ihtiyati haczinin kesin hacze dönüşme tarihi, şikayetçinin ihtiyati haczinin kesin hacze dönüşme tarihinden önce olduğundan şikayet olunanlar yönünden şikayetin reddi gerektiği-
İcra ve İflâs Kanunu'nda, taşınmaza birden fazla haciz konulmasında yasal engel olmadığı, dolayısıyla, her iki haciz de geçerli olup, İİK'nun 106 ve 110. maddelerinin her iki haciz için ayrı ayrı değerlendirileceği-
Taşınmazın usulüne uygun olarak haczedildiğinin kabullü için icra müdürlüğünce "haciz kararı" verilmesi yeterli olup, haczin geçerliliği ve tamamlanmış sayılması için ayrıca tapu siciline şerh verilmesinin zorunlu olmadığı, tapuya haciz hususunun işlenmesinin "haczin kurucu unsuru" olmayıp, "bildirici" nitelik taşıdığı; bu nedenle süresinde satış istenip istenmediği dolayısıyla satış tarihinde geçerli bir haciz bulunup bulunmadığı hususunun"haczin tapuya şerh verildiği tarih"e göre değil "haciz kararının verildiği tarih"e göre saptanması gerekeceği-
Haciz ihbarnamesi tebliğ işleminin usulsüzlüğü ancak ilgilisi tarafından İİK'nun 16.maddesi uyarınca yasal sürede icra mahkemesinde şikayet yoluyla ileri sürülmesi halinde değerlendirilebilecek bir husus olup, icra müdürlüğünce kendiliğinden nazara alınıp tebligatın usulsüz olduğu değerlendirilerek alacaklının haciz isteminin reddine karar verilemeyeceği-
İİK'nun 78. maddesi gereğince, alacaklı ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık süre içerisinde haciz talebinde bulunduğuna göre, bu haczin düşmesinden sonra takibe devam edebilmek için takibin yenilenmesine ve yenileme harcı ödenmesine gerek bulunmadığı, bu nedenle alacaklının haciz talebi içermeyen yenileme talebi icra takip işlemi niteliğinde olmadığından bu talebin zamanaşımını kesmeyeceği-
Mahkemece, İİK'nun 78.maddesi karşısında icra takiplerinde uygulama yeri bulunmayan HMK'nın 150.maddesi uyarınca verilen yenileme talebinin reddine ilişkin müdürlük kararının iptali gerektiği-
Borçlunun, üçüncü kişi nezdinde ileride doğması muhtemel alacaklarının haczi ancak İİK'nın 78. maddesi kapsamında gönderilecek haciz yazısı ile mümkün olduğu, sıra cetveline alınan tüm takip dosyalarında borçlunun çalıştığı kuruma İİK'nın 78. maddesi uyarınca gönderilen haciz yazısı ile borçlunun emekli olması halinde borçluya ödenecek emekli ikramiyesi alacağının, iş kanunu ve diğer kanunlardan doğan ve doğacak alacaklarının tamamı üzerine haciz konulduğu anlaşılmakla borçlunun müstakbel alacaklarına haciz konulması yönündeki işlemlerin yerinde olduğu, her ne kadar şikayetçi tarafça şikayet olunanın takibinin zamanaşımına uğradığı iddia edilmiş ise de, zamanaşımı itirazında bulunma hakkı takip borçlusuna ait olduğundan itibar edilmediği, muhtemel emekli ikramiyesinin anılan icra müdürlüğü dosyalarından haciz müzekkeresi yazılmak suretiyle haczedildiği gözetildiğinde şikayetçinin haczinin şikayet olunanın alacaklı olduğu dosya haczinden sonra, diğer şikayet olunanın alacaklı olduğu dosya kapsamında konulan hacizden önce olduğu gerekçesiyle, şikayet olunan yönünden açılan şikayetin reddine, diğer şikayet olunan yönünden açılan davanın kabulüne karar verilmesinin yerinde olduğu-