Davalının kira sözleşmesine aykırı davranmasıyla oluşan sorumlulukta tazminattan indirim yapılmasını düzenleyen TBK’ nun 52.maddesi uyarınca hükmedilecek kazanç kaybına, kiracının aynı nitelikte başka bir taşınmazı ne kadar süre ile kiralayabileceği belirlenerek, o süre ile sınırlı olarak hükmedilmesi gerektiği-
Davaya konu olayda, davacıya ait 350 adet küçükbaş hayvana kaçak oldukları iddiası ile kolluk güçlerince el konulmuş ve yediemin olarak dava dışı şahsa teslim edilmiş, Ceza Mahkemesi'nce  sanıkların beraatine ve el konulan hayvanlarının sahiplerine iadesine dair verilen karar kesinleşmiş olup, mahkemece el konulan hayvanların sahibine fiilen teslim edilip edilmediği, teslim konusunda davacının müracaatının bulunup bulunmadığı, hayvanların yedieminin beyanında geçtiği gibi telef olup olmadığı hususlarının usulünce araştırılması gerektiği- Küçükbaş hayvanlar davacıya teslim edilmemiş ise, küçükbaş hayvanların el koyma tarihindeki değerleri belirlenerek davacının zararının hesaplanması gerektiği- Davacının denetim sırasında ve sonrasında el konulan hayvanlara ait menşei şehadetnamesini ibraz edememesi, beraat ve iade kararının kesinleşmesine rağmen aradan uzunca bir zaman geçtikten sonra eldeki bu davayı açması gibi davacı kusurları birlikte değerlendirildiğinde zararın artmasında müterafik (bölüşük) kusuru bulunduğu açık olduğundan, hükmedilecek tazminat miktarından uygun miktarda indirim yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Davacıların taşınmazlarına zarar veren harfiyatı yaptığı ileri sürülen ve mahkemece aleyhine tazminata hükmedilen şirket kazıyı yapmadığını, diğer davalı maliklerle arasında inşaat yapımı hususunda bir sözleşme olmadığını savunduğundan itirazların değerlendirilerek inşaatın doğrudan arsa malikleri tarafından mı, kat karşılığı inşaat sözleşmesiyle bir yüklenici aracılığıyla mı yaptırılmakta olduğunun sorulup araştırılması gerektiği, varsa bu konudaki sözleşmeler temin edilerek davalı şirketin zarardan sorumlu olup olmadığı kesin olarak belirlenmesi gerektiği-
Davacı, sorumluluğunda bulunan köy yollarında davalı maden şirketinin araçlarının aşırı tonaj uygulaması nedeniyle büyük oranda bozulmalar olduğunu, ulaşımda sorunların ortaya çıktığını, değişik iş dosyası bilirkişi raporu ile bu durumun tespit edildiğini belirterek, meydana gelen zarar nedeniyle maddi tazminat talebinde bulunmuş olup, davalı şirketin davaya konu yolları kullandığı sabit olmakla davalı şirketin dava dilekçesi belirtilen yollara zarar verip vermediği konusunda tüm deliller toplanması, davalı şirkete ait araçlara aşırı yükleme nedeniyle ceza kesilip kesilmediği ilgili yerlerden sorulması, gerekirse bilirkişi raporu da alınarak varılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği-
Boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı, boşanma sonucu bu eş, en azından diğerinin maddi desteğini yitirdiği, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarıyla kusurları ve hakkaniyet ilkesi dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda maddi tazminat verilmesi gerekeceği-
Davalı idarenin, kendi kusuru ile feshedilen ihaleye dayanarak kira sözleşmesini feshetmesi halinde kusurlu duruma düşeceği, haksız fesih nedeniyle, davacının, kira süresi sonuna kadar yoksun kaldığı kazanç kaybını istemekte haklı olduğu- BK 98 yollaması ile mad. 44 (TBK114; 52) gereğince, sözleşmesinin fesih tarihinden itibaren davacı kiracının dava konusu kiralanan ile aynı vasıf ve özelliklerine sahip bir taşınmazı aynı şartlarda ne kadar sürede kiralayabileceği tespit edilerek bilirkişice bu dönem yönünden yoksun kalınan kazanç kaybı hesap edilmesi gerekeceği-
Kesinleşen idare mahkemesi kararı ile ihalenin iptaline karar vermiş ve idarenin kusurlu olduğu belirtilmiş olup ihalenin iptalinde davacı kiracının bir kusuru olmadığından her türlü zarardan idarenin sorumlu tutulması gerektiği- Kural olarak kiraya veren haksız fesih halinde kiracının uğradığı zararı ödemekle yükümlüyse de TBK. mad. 114 ve göndermesi ile aynı kanunun 52. maddesi uyarınca kiracının da zararın artmasına neden olmaması gerektiği- Davacı kiracının benzer nitelikteki bir iş yerini kiralayarak davalı kiraya verenin zararının azaltılması gerektiğinden, mahkemece davacı kiracının benzer nitelikteki bir iş yerini aynı şartlarda kiralayabileceği makul sürenin uzman bilirkişi vasıtasıyla belirlenmesi ve belirlenen bu makul süre kadar kâr mahrumiyet bedeline hükmedilmesi gerektiği-
Boşanmaya sebep olan olaylarda maddi tazminat isteyen eşin diğerinden daha ziyade ve eşit kusurlu olmadığı, bu nedenle, davacı eş yararına maddi tazminat verilmesi gerektiği-
Dava konusu taşınmaz kaçak yapı olup davalı kira sözleşmesinin süresi dolmadan taşınmazı terk etmek zorunda kaldığından davacı kiracının dava konusu kiralanan ile aynı vasıf ve özelliklerine sahip bir taşınmazı aynı şartlarda ne kadar sürede kiralayabileceği tespit edilerek sonucuna göre yoksun kalınan kazanç kaybına karar verilmesi gerektiği-
Erken tahliye halinde kiracının kural olarak dönem sonuna kadar olan kira paralarından sorumlu olduğu, buna karşın kiraya verenin de, kendi üzerine düşen görevi yapması, kiralananın yeniden kiraya verilebilmesi için gayret göstermesi, böylece zararın artmasını önlemesi gerektiği- Davacının zararı, tahliye tarihinden itibaren kiralananın aynı koşullarla yeniden kiraya verilebileceği tarihe kadar boş kaldığı süreye ilişkin kira parasından ibaret olduğundan, mahkemece, mahallinde keşif yapılarak dava konusu kiralananın aynı koşullarda yeniden ne kadar sürede kiraya verilebileceğinin tespit edilmesi gerektiği-