Haczedilmezlik şikayeti olarak görülen davanın, üçüncü kişinin mülkiyet hakkına dayalı olarak ileri sürdüğü “istihkak iddiasına” ilişkin olduğunun kabulü gerektiği- İstihkak davalarının nispi esas üzerinden harca tabi olduğu ve alacak tutarı ile haczedilen dava konusu mahcuzların değerinden hangisi az ise o değer üzerinden hesaplanacak nispi karar ve ilam harcının ¼'ü anılan Kanun'un 28. maddesi uyarınca peşin olarak alındıktan sonra yargılamaya devam olunması gerektiği, davaya eksik harçla bakılmasının doğru olmadığı-
Davanın, üçüncü kişinin İİK’nun 96. vd. maddeleri uyarınca açtığı “istihkak” davası niteliğinde olduğu, davacı üçüncü kişinin takibin devamı kararının tebliğinden itibaren 7 günlük yasal hak düşürücü süresi içinde istihkak davasını açtığı, bu durumda işin esasına girilerek tarafların toplanacak delillerine göre bir karar verilmesinin gerekeceği-
Basit yargılama usulüne uygun yürütülen taşınır mala ilişkin istihkak davalarında yasaca kesin yetki kuralı öngörülmediğinden yetki itirazının ancak ilk itiraz olarak ileri sürülebileceği, kesin yetki kuralı olmadığı durumlarda, hakimin doğrudan (re'sen) yetkisizlik kararı veremeyeceği-
İstihkak davalarının İİK’nun 97/11. maddesi uyarınca genel hükümler dâhilinde basit yargılama usulüne tabi oldukları, davanın esastan reddine karar verildiğine göre dava değeri üzerinden karar tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanacak nispi vekâlet ücretine hükmedilmesinin gerekeceği, istihkak davalarında dava değerinin ise hacizli malın kıymeti ile alacak miktarından hangisi az ise ona göre tayin edileceği-
Bozmaya uyulduğu ve usuli kazanılmış hak oluştuğu ve şikayet tarihi itibariyle alacaklı tarafın açtığı istihkak davasının reddi kararının bozulmadığı nazara alınarak, bozmaya uygun karar verilmesi gerekeceği-
Mahkemece son kararda davacı 3. kişiye sadece maktu harcın iadesine karar verildiği, sonradan yatırılan 4.041-TL tamamlama harcının dikkate alınmadığı, bu durumda mahkemece, davacı 3. kişi şirket vekili tarafından bozma ilamı sonrasında yatırılan tamamlama harcının da davacıya iadesi gerekirken sadece maktu harcın iadesine karar verilmiş olmasının doğru olmadığı-İstihkak davalarında, nispi harç ve vekalet ücreti takip konusu alacak miktarı ile haczedilen malın kıymeti karşılaştırılarak hangisi az ise, o değerin esas alınarak hesaplanacağı, alacak miktarı ile mahcuz malın değerinden hangisi az ise o miktar üzerinden hesaplanacak nispi karar ve ilam harcının başlangıçta ¼’ü davacıdan peşin alınmak üzere, kabul ile sonuçlanan davada geriye kalan bakiye kısmına hükmedileceği, aynı şekilde takip konusu alacak tutarı ile haczedilen malın değerinden hangisi daha az ise, o değer üzerinden hüküm tarihinde yürürlükte bulanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin III. kısmına göre nispi vekalet ücretine hükmedilmesinin gerekeceği-
Vekalet ücretinin yargılama giderlerinden olduğu, yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinin, diğer yargılama giderlerinde olduğu gibi mahkemece re'sen karara bağlanacağı, bu konuda talep şartının aranmayacağı, vekalet ücretinin usul hükümleri dairesinde yargılama giderleri arasında yer aldığı-
Şikayetçinin icra mahkemesine başvurusunun haczedilen menkullerin kendisine ait olması nedeniyle haczin kaldırılmasına yönelik olup, şikayetçinin takip dosyasında borçlu sıfatının bulunmadığı, üçüncü kişi durumunda olduğu ve mahcuzlar hakkında istihkak iddiasında bulunduğunun anlaşıldığı, şikayetçinin başvurusunun istihkak davası niteliğinde olduğu-
İstihkak iddiası ile üçüncü kişi tarafından açılan davada tarafların iddia ve savunmalarının araştırılması için duruşmalı inceleme yapılmasının, taraflarca sunulan kanıtların yargılama sırasında değerlendirilerek taraflara da bu konuda beyanda bulunma olanağının tanınmasının gerekeceği-
Alacaklı yararına tazminata hükmedilebilmesi için İİK.97/13 kapsamındaki tüm koşulların bir arada bulunmasının, buna göre üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddinin yanı sıra teminat karşılığında takibin ya da satışın ertelenmesi kararının da bulunmasının gerekeceği-