2577 sayılı kanunun 28/2. maddesi uyarınca «tam yargı davaları hakkında verilen kararlardan belli bir miktarı içerenlerin (edayı içeren ilamların) kesinleşmeden, buna karşın aynı kanunun 28/1. maddesi uyarınca idare aleyhine açılan ve haciz veya ihtiyati haciz uygulamaları ile ilgili vergi davalarında vergi mahkemelerince verilen kararların kesinleştikten sonra takip konusu yapılabileceği–
«Kıdem tazminatı»na ilişkin «en yüksek mevduat faizi»nin, dönemlerin başlangıç (akdin fesih, hakkın doğum) tarihlerindeki oranlar dikkate alınarak -birer yıllık dönemler halinde- hesaplanacağı–
Kira tespit ilamı uyarınca arttırılan kira parasına, hükmün kesinleşmeden itibaren faiz yürütülebileceği–
İlâmda «hükmedilen tazminatın (alacağın) davalılardan müteselsilen tahsiline» karar verilmemiş olması halinde borçluların herbirine borcun tamamı için değil eşit payı oranında icra emri gönderilmesi gerekeceği–
Dava tarihinden itibaren tahsiline karar verilen nafakanın faizinin hangi tarihte başlayacağının ilamda belirtilmemiş olması halinde alacaklının birikmiş nafakaya karar tarihinden itibaren faiz isteyebileceği–
Kural olarak tenkise ilişkin ilamların takip konusu olabilmesi için kesinleşmesine gerek yok ise de, muris muvazaası nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davası sonunda fiili imkansızlık nedeniyle mahkemece bedelin tahsiline karar verilmişse bu ilamın kesinleşmeden icraya konulamayacağı–
Avukatlık ücretinden kaynaklanan anlaşmazlıklar hakkındaki hakem kararlarının kesinleşmeden infaz edilebileceği–
Boşanma ile birlikte hükmedilen maddi/manevi tazminat, boşanma kararının eklentisi olması nedeniyle boşanma ilamı kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı ancak boşanma ilamının kesinleşmesinden sonra hüküm altına alınan manevi tazminat için böyle bir zorunluluk bulunmadığı–