Vergi mahkemesince verilen ve «fazla alınan harç ya da verginin iadesine» ilişkin ilâmın kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağı–
«Maddi tazminat»a ilişkin ilamların icraya konulabilmeleri için kesinleşmelerine gerek bulunmadığı–
İlamda faize hükmedilmemiş ve takip talebinde de asıl alacak yanında faiz talep hakkı saklı tutulmamışsa, alacaklının yeni bir takip ile faiz talep edemeyeceği, buna karşın ilamda faize hükmedilmişse önceki takipte faiz istenmemiş ve bu hususta talep hakkı saklı tutulmamış olsa bile, ilamda yazılı faiz için yeni bir takip yapılabileceği–
Nafakaya ilişkin ilam bölümünün kesinleşmeden infaz edilebileceği–
Borsa yönetim kurulunca «borsa tescil ücretleri ile para cezaları» hakkında verilen kararlar «ilam hükmünde» sayılıp ilamlı konusu yapılabildiklerinden, borçlu tarafından yapılan itirazların İİK 33’e göre incelenmesi gerekeceği –
İlamda «davalıların (borçluların) müteselsilen sorumlu oldukları»nın öngörülmemiş olması halinde, borçluların borçtan eşit oranda sorumlu olacakları–
Boşanma ya da boşanmanın reddi ilamında, «dava tarihinden başlamak üzere «tedbir nafakası»na hükmedilmiş olması ve dava tarihinden itibaren faiz yürütüleceğinin öngörülmemiş olması halinde, karar tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekeceği-
Vekalet ücretinin, ilâmda birden fazla davalı yararına hükmedilmiş olması halinde, davalılardan her birinin vekalet ücretinin tümünü değil sadece kendi payına düşen kısmı takip konusu yapılabileceği–