İşçinin asıl işverenden alınan işi kapsamında ve değişen alt işverenlere ait işyerinde ara vermeden çalışması halinde, işyeri devri kurallarına göre; değişen alt işverenlerin, işçinin, iş sözleşmesini ve doğmuş bulunan işçilik haklarını da devralmış sayılacağı; işçi veya alt işveren tarafından bir fesih bildirimi yapılmadığı sürece, iş sözleşmesi değişen alt işverenle devam edeceğinden, işyerinde çalışması devam eden işçi açısından, feshe bağlı haklar olan ihbar ve kıdem tazminatı ile izin ücreti talep koşullarının gerçekleşmeyeceği- Son alt işverenin de kıdem tazminatının tamamından diğer alt işveren ile birlikte müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğu-
Taraflar arasındaki hizmet alım sözleşmesinin feshi nedeniyle davalı şirketçe nakde çevrilen teminat mektupları bedelinin istirdadı, birleşen dava ise cari hesap alacağının tahsiline yönelik takibe vaki itirazın iptali istemi-
Birden fazla davalı aleyhine açılan davanın aynı sebepten kısmi reddi halinde red sebebi ortak olan davalılar için tek avukatlık ücretine hükmolunacağı- Kısmı davada hak düşürücü süre hakkında-
Uyuşmazlığın giderilmesine konu kararlarda davacı işçinin davalılardan ....Şirketi’ne ait işyerinde çalıştıktan sonra diğer davalı Belediye işyerinde çalışmaya başladığı, davacının bu durumu hizmet akdinin nakli olarak görülmekle birlikte, Belediye’ye devredildikten sonra da anılan Şirketteki işini yapmaya devam ediyorsa bu durumun işyeri devri olarak nitelendirilmesi gerektiği- Hizmet akdinin naklinde de işyeri devri esasları uygulandığından, buna göre de davalı Belediye’nin işçinin tüm çalışma dönemlerinin hak ve alacaklarının tamamından sorumlu olacağı, davalı Şirketin sorumluluğunun ise kıdem tazminatı dışındaki alacaklardan devir tarihinden itibaren iki yıl ile sınırlı olacağı, kıdem tazminatı yönünden ise iki yıllık süre sınırlamasına tabi olmaksızın devir tarihindeki süre ve ücret ile sınırlı tutulmasının gerekeceği- Şirket hisselerinin %99,46'sının davalı belediyeye ait olmasının organik bağın varlığı için yeterli olmadığı-
İşyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanması gerektiği- İşyerini devreden işverenlerin bu sorumluluklarının, işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlı olduğu- Şahsi gerekçelerle ve kendi istek ve rızası ile işten ayrıldığını belirten işçinin el yazılı istifa beyanını içeren dilekçesine karşı beyanın alınması ve oluşacak neticeye göre karar verilmesi gerektiği- Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücreti alacağının feshe bağlı alacaklardan olduğu ancak sözleşmenin feshedilmesi halinde muaccel olacağı- Mahkemece işyeri devri nedeni ile hizmet sözleşmesinin sona ermediği kabul edilerek, kıdem ve ihbar tazminatı talepleri reddedilmiş ise de yine feshe bağlı alacak kalemi olan yıllık izin ücreti alacağının çelişkili bir şekilde kabul edilmesinin hatalı olduğu-
İşyerinin devredildiği tarihe kadar doğan ücret, fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücretlerinden devreden işveren ile devralan işverenin müştereken müteselsilen sorumlu olduğu; devreden açısından bu süre devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu- Yıllık ücretli izin alacağından son alt işveren olmadığından sorumlu tutulamayacağı- Islaha karşı zamanaşımı defi dikkate alınırken dava dilekçesinde talep edilen miktarın zamanaşımına uğramayacağının gözönünde tutulmamasının hatalı olduğu-
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı bünyesinde geçen çalışmaları değerlendirilerek, kesintili çalışma dönemlerinin her birinde, o dönem için belirlenen çalışma süresi ve dönemin son bulduğu tarihteki ücret seviyesine göre kıdem tazminatı yeniden hesaplanması gerektiği ve işyeri devri nedeniyle son alt işveren ile bağıtlanan Toplu İş Sözleşmesinin dönemi itibariyle hesaplanacak kıdem tazminatı alacağı bakımından dikkate alınabileceği ve son alt işverenin sadece bu dönemden sorumlu olabileceği-
İşçinin iş akdinin şirket tarafından fesihle sonlandırıldığı ve yaklaşık bir buçuk ay sonra dava dışı iş veren ile yapılan iş sözleşmesinin iş yeri devri kapsamında sayılamayacak yeni bir sözleşme olduğunun kabulü gerektiği anlaşıldığından işçinin iş akdinin feshine bağlı alacak kalemleri olan kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin alacağı talebinde de bulunabileceği-
HUMK yürürlükte iken süre geçtikten sonra yapılan zamanaşımı itirazına davacı taraf süre yönünden hemen ve açıkça karşı çıkmamışsa (suskun kalınmışsa) zamanaşımı itirazı geçerli sayılmakta iken, HMK'nın uygulandığı dönemde süre geçtikten sonra yapılan zamanaşımı itirazının geçerli sayılabilmesi için davacının açıkça muvafakat etmesinin gerektiği- Islah edilen talebe karşı zamanaşımı itirazı ileri sürülmüşse hak kazanılan alacakların miktarının yöntemine uygun biçimde ileri sürülen ıslaha karşı zamanaşımı itirazının değerlendirilerek belirlenmesi gerektiği- Somut olayda; 06.11.2015 tarihinden önceki taleplerin zamanaşımına uğradığı kabul edilerek, fazla çalışma ücreti ile ulusal bayram ve genel tatil ücretinin ıslah zamanaşımına uğramayan kısmının hesaplanması, dava dilekçesinde her bir alacak için belirtilen miktarların zamanaşımına uğramadığı kabul edilerek ilgili taleplere eklenmesi, toplam hesap edilen miktar üzerinden %30 hakkaniyet indirimi uygulanmak suretiyle talep konusu alacakların hesaplanması gerektiği- İşyerinin devredildiği tarihe kadar doğan ücret, fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücretlerinden devreden işveren ile devralan işverenin müştereken müteselsilen sorumlu olduğu; devreden açısından bu süre devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu-
İşyerinin devredildiği tarihe kadar doğan ücret, fazla çalışma, hafta tatili çalışması, bayram ve genel tatil ücretlerinden devreden işveren ile devralan işverenin müştereken müteselsilen sorumlu olduğu; devreden açısından bu süre devir tarihinden itibaren iki yıl süreyle sınırlı olduğu- Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; işçinin tüm hizmet dönemi için haftalık 18 saat fazla çalışma yaptığı tespitiyle hesaplama yapılmış ise de, ,işçinin duruşmadaki beyanlarında "günde 12 saat çalıştığı"na ilişkin beyanı da göz önüne alınarak işçinin yalnızca son 7 aylık çalışma süresinde günlük 12 saat çalışarak fazla çalışma ücret alacağına hak kazandığı- Yıllık izin ücret alacağının belirlenmesi hususunda da uyuşmazlığın, işveren tarafından işçinin 14 gün ve 10 gün yıllık izin isteği ve bu talebinin onaylandığına dair yıllık izin formları sunulmasına karşın değerlendirmeye alınmamasının da yanılgılı olduğu-