«Boşanmanın mâli sonuçları» ve «çocukların durumu» konusunda taraflarca yapılan anlaşma, hâkim tarafından uygun bulunmadıkça, MK. 166/III’e göre «anlaşmalı boşanma» kararı verilemeyeceği–
Boşanma konusunda taraf iradeleri birleştikten ve boşanmaya ka-rar verildikten sonra, -boşanma kararı kesinleşinceye kadar- davacının davasından feragat etmesi halinde Yargıtayca «feragat sebebiyle davanın reddine» karar verilmesi gerekeceği–
Hakaret ederek kendisini döven kocası hakkında şahsi ceza davası açan kadının kocası tarafından açılan boşanma davasına itiraz etmesinin «hakkın kötüye kullanılması» olarak nitelendirilemeyeceği–
Tarafların «eşit kusurlu» olmaları halinde de - örneğin; kadının kocasına hakarette bulunması, kocasını bıçaklaması, kocanın karısını başkası ile aldatması, dövmesi- boşanma kararı verilebileceği–
Mevcut fiili ayrılığın -ister 3444 sayılı kanundan önce, ister sonra gerçekleşsin- MK.166/IV’deki diğer yasal koşulların varlığı halinde boşanmaya karar verilmesine neden olacağı–