Yüzeysel tanık beyanları ile yetinilerek taraflar arasında ortak hayatı çekilmez duruma getiren şiddetli geçimsizliğin varlığı kabul edile-rek, boşanma kararı verilemeyeceği–
Karısını döven kocanın -kusurlu sayıldığından- boşanma davası açamayacağı (lehine boşanma kararı verilemeyeceği)–
Fiili ayrılık sebebi ile boşanma davalarında (MK. 166/IV), daha önce açılmış birden fazla davadan herhangi birine dayanabileceği, bu davada «davacının kusuru»ndan veya «dava hakkının kötüye kullanılması»ndan bahsedilerek, davanın red edilemeyeceği–
Eşiyle barışma teşebbüsünde bulunan, eşini ikna etmek için onun yanına giden tarafın, önceki olayları hoşgörü ile karşılamış sayılacağı ve bundan sonra önceki olayların dayanarak boşanma davası açamayacağı–
Akıl hastalığının, «fiili ayrılığın varlığını kesen bir engel» (MK. 166/IV) olarak kabul edilemeyeceği (Fiili ayrılığın varlığının yeterli olup, ayrılık nedeninin önem taşımadığı)–
Fiili ayrılık sebebine dayanılarak açılan boşanma davasında, taraflar arasında görülmekte olan nafaka davasında tarafların tanıkları eşlerin ayrı yaşadıklarını ifade etmişken, boşanma davasında dinlenen ve müşterek hayatın yeniden kurulduğunu belirten tanık ifadelerine itibar edilmemesinin ve boşanmaya karar verilmesinin gerekeceği-