Eşini, anlaşamadığı kayınvalidesi ile birlikte oturmaya zorlayan ve eşini döven koca hakkında boşanma kararı verilmesi gerekeceği–
Kadının evi terk etmeyi alışkanlık hale getirmesinin, eve dönmesini isteyen kayınvalidesinin yüzüne tükürmesinin, evlilik birliğini temelinden sarsacağı–
Yaş farkının tek başına boşanma sebebi olamayacağı, Medeni Kanun'un 134/1-2 maddesi uyarınca; boşanma kararı verilebilmesi için evlilik birliğinin, müşterek hayatı sürdürmeleri eşlerden beklenmeyecek derecede temelinden sarsıldığının sabit olmasının gerekeceği-
MK'nın 134/son maddesine göre, fiili ayrılık sebebine dayanılarak açılacak boşanma davalarında, taraflar arasında önce görülen ve retle sonuçlanan kararın kesinleşmesinin zorunlu olacağı, temyiz yoluna başvurulan mahkeme kararının Yargıtayca onandığına dair yapılan bildirimle, ilgilinin, gerekli bilgiye sahip olacağı ve dilerse yine karar düzeltme istemine tabi olması halinde bu yola başvurulabileceğinin tabi olacağı, usul yasasının konuyla ilgili maddelerinin amaçsal yorumundan da, Yargıtay onama kararlarının örneğinin taraflara tebliğine göre olmayıp yalnızca mahkeme kararının onanmasına ilişkin karar sonucunun bildirilmesiyle Yasa ile güdülen amacın sağlanmış olacağı kanaati ile benimsenmediği-
Boşanma davalarının, kanunda öngörülen belirli sebeplerin varlığı halinde bir hukuki durumun (evliliğin) değiştirilmesini (evlilik birliğinin sona erdirilmesini) ve ayrıca bu sonuçla ilgili yan tedbirlerin de birlikte düzenlenmesini sağlama amacının dayalı yenilik doğuran (inşai) bir dava türü olduğu–
MK. 166/IV’de öngörülen üç yıllık süre içinde, davacının davalıya ihtar göndermesi ancak gelen davalıyı eve almamış olması halinde de -evlilik birliği yeniden kurulmamış olduğu için- boşanmaya karar verilmesi gerekeceği–