Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından dosyaya ibraz edilen şikayet konusu ipoteğin ve eklerinin incelenmesinde; ipoteğin 3194 sayılı Yasa'nın 18. maddesi gereğince imar uygulaması sonucu oluştuğu, tarafların özgür iradesiyle düzenlenmiş ipotek akit tablosu bulunmadığından; İİK'nun 148. ve sonraki maddelerinde öngörülen nitelikte bir hukuki ilişkinin varlığından söz edilemeyeceği için olayda İİK'nun 153/2. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı-
İpotek akit tablosunun bulunmadığından, İİK'nun 148. ve sonraki maddelerinde öngörülen nitelikte bir hukuki ilişkinin varlığından söz edilemeyeceği için olayda İİK'nun 153/2. maddesinin uygulanması mümkün bulunmayacağı-
İpotek akit tablosunda vadenin belirlenmemiş olduğu anlaşılmış olduğundan, ipoteğin fekkine ilişkin ihtarın bildirilmesi ile alacağın muaccel hale geleceği ve muacceliyet tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceği, mahkemece ipoteğin fekkinin ihbar edilip edilmediği araştırılarak, şayet ipoteğin fekki bildirilmişse ihbar tarihine kadar faizsiz, ihbar tarihinden sonra ise faiz işletilmesi, ipoteğin fekkinin ihbar edilmemişse faiz işletilmeksizin sonuca gidilmesi gerekeceği-
İpotek akit tablosunda vade belirlenmemiş olduğundan ipoteğin fekkine ilişkin ihtarın bildirilmesi ile alacağın muaccel hale geleceği ve muacceliyet tarihinden itibaren yasal faiz istenebileceği-
İpotek alacaklısının bir kısım mirasçıları vekilleri aracılığıyla verdikleri itiraz dilekçesinde, anılan maddede belirtildiği üzere kendilerince makbul bir sebep bildirerek parayı almaktan imtina ettiklerinden; İİK'nun 153. maddesindeki koşullar gerçekleşmediğinden bu maddeye göre icra mahkemesinden ipoteğin fekkinin istenemeyeceği-
İİK. 153. maddesinde belirtildiği üzere alacaklı tarafın, depo edilen ipotek borcunun kabul edilemeyeceği, işleyecek faizin eksik hesaplandığı yönünde kanunen makbul bir sebep beyan ederek itiraz etmiş olduğundan, artık İİK. mad. 153’e dayanılarak icra mahkemesinde ipoteğin fekkinin istenilemeyeceğini-
Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre yapılan tebligatlarda tebliğ tarihinin, ihbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih olduğu, tebliğ tarihinin bu şekilde belirlenmesi ve geçerli sayılabilmesi için, tebliğ memurunun gerekli tebligat mevzuatında belirilen araştırmayı mutlaka yapması ve belgelemesinin gerektiği, tebliğ işleminin, muhatabın bilinmeyen sebepten dolayı evde olmadığı, adresin kapalı olduğu belirtilerek, tebliğ evrakı mahalle muhtarı imzasına teslim edilip 2 nolu formül muhatabın kapısına yapıştırılmak, suretiyle yapıldığı ve tebliğ memurunun, muhatabın adreste geçici olarak bulunmama sebebini ve tevziat saatlerinden sonra geleceğini tespit etmeden, hiçbir komşusuna haber vermeden muhtara tebliğ ve 2 nolu fişin kapıya yapıştırılması işlemlerini tamamlamış olması karşısında, bu hali ile Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre muhtara yapılan muhtıranın tebliği işleminin Tebligat Yönetmeliği'nin 30. maddesine aykırı ve usulsüz olduğu, ve bu durumda İİK’nun 153. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığı-
İpotek alacaklısının İİK. mad. 153'de belirtildiği üzere gaip, yerleşim yeri meçhul veya borcu almaktan, ipoteği çözmekten imtina ettiği yönünde bir iddia bulunmadığından, başvurunun bu maddedeki koşullarda yapılmadığının kabulü gerekeceği, ipoteğin kaldırılması genel mahkemelerden istenebileceğinden dar yetkili icra mahkemesince ipoteğin kaldırılmasının isabetsiz olduğu-
İpotek imar uygulaması sonucu oluşturulmuş ise bu durumda, tarafların özgür iradesiyle düzenlenmiş bir ipotek akit tablosu bulunmadığından ve İİK. mad. 148 vd. maddelerinde öngörülen bir hukuki ilişkinin varlığından söz edilemeyeceğinden, İİK. mad. 153/2 hükmünün uygulayamayacağı-