Mahkemece, davacının satın aldığı konut üzerindeki ipoteği bilerek devraldığı, ipotek akit tablosunda dava dışı U.G’nın tüm borçlarının ipotek kapsamında olduğunun belirtildiği, bu nedenle konut kredisi borcunun bitmesiyle ipoteğin fek edilemeyeceği, davadışı U.G.’nin kredi kartı ve kefalet borçlarının mevcudiyetinin ihtilafsız olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilebileceği-
Türk Medeni Kanunu'nun 883. ve İİK’nun 153. maddesi uyarınca borçlunun, ipoteğin kaldırılması için icra dairesine doğrudan başvurabileceği; talep tarihine kadar ana para ve eklentilerinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılmasına karar verilebileceği-
İpoteğin kaldırılması (fekki) davasının, HUMK’nun 13. (şimdi; HMK.'nun 12.) maddesi uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesince açılması gerekeceği, bu yetkisinin ‘kesin yetki’ olup kamu düzenini ilgilendirilmesi nedeniyle, mahkemece doğrudan doğruya dikkate alınacağı–
İpoteğin ‘limit (teminat) ipoteği’ niteliğinde bulunması halinde, taşınmazın sorumluluğu ipotek limiti ile sınırlı olacağından, mahkemece ‘icraya yatan limit dahilindeki ipotek bedelinin alacaklı adına saklanmasına ve ipotek kaydının terkinine’ karar verilmesi gerekeceği–
İmar Kanununun 18. maddesi uyarınca, tarafların özgür iradeleri dışında imar uygulamaları sonucunda kurulmuş olan ipotekler hakkında, İİK’nun 153/II. maddesinin uygulanamayacağı–
İcra Dairesinde gerçekleştirilen cebri ihale sonucunda mülkiyet ihale anında alıcıya intikal edeceği; bu noktada taşınmaz malikinin malik sıfatının sona ereceği ve taşınmazın eski, malikinin mülkiyetini gösteren tapu kaydı da yolsuz hale geleceğinden tapu kaydına bakarak eski malikten mülkü satın alanın mülkiyeti kazandığının kabul edilemeyeceği-
İcra mahkemesince- ‘ipoteğin kaldırılması’ konusunda- ‘kısa karar’a çelişkili olarak ‘gerekçeli karar’ yazılamayacağı–
Kesin borç (karz) ipoteklerinde, alacaklının ipoteğin kaldırılması (fekki) için anapara dışında takip masrafları ile geçmiş günler faizlerinin de ödenmesini isteyebileceği–
‘Kesin borç’ (karz) ipoteklerinde; ipotek akit tablosunda ipoteğin vadesinin belirlenmemiş olması halinde, mahkemece ipotek alacaklısı tarafından ipoteğin kaldırılması talebinin borçluya bildirilip bildirilmediği araştırılarak, ipoteğin kaldırılması talebinin borçluya bildirilmiş olması halinde, bildirim tarihine kadar faizsiz, bildirim tarihinden sonra ise faiz işletilmesine karar verilmesi gerekeceği–
İpoteğin ‘beş ay vadeli ve faizsiz olarak’ konulmuş olması halinde, akit tablosunda yer alana ‘beş aylık vade’ teriminin, faiz ödemeden geçecek zamanı ifade etmekte olup, bu dönemin geçmesinden sonra, talep tarihine kadar işlemiş faizlerin ana para ile birlikte yatırılması halinde, ipoteğin kaldırılmasına karar verilebileceği–