İİK.'nun 67. maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasına ilişkin temyizin nispi harca tabi olduğu ve yasa uyarınca nispi harcın, 1/4’ünün “temyiz harcı” olarak alınacağı, harcın eksik tahsil edilmesi halinde ise, mahkemece muhtıra çıkarılarak tamamlanmasının isteneceği-
Davacının kat ihtarından önceki işlemiş akdi faiz talebi konusunda mahkemece olumlu ya da olumsuz bir karar alınmamasının bozmayı gerektireceği-
Akdi ilişkinin varlığı davalı yanca kabul edilip, malların teslim edilmediği ileri sürülmekle, HUMK. nun 10. maddesi uyarınca takibin alacaklı ikametgâhının bulunduğu yer icra dairesinde yapılabileceği-
Çek asıllarının bankaya bırakılarak kısmi ödemenin talep edilmesi halinde, bankanın ödeme yükümlülüğü bulunduğu-
Davalı yan, gerek icra takibine vaki itirazında, gerekse de davaya cevap dilekçesinde “mal alımı karşılığında doğan tutarın davacı firma hesabına havale edildiğini” ileri sürmüş, nitekim davalı defter kayıtları üzerinde yapılan incelemede takip tarihinden sonra davadan önce bu tutarın davalı şirketçe ödendiği tespit edilmiştir. Bu durumda bu ödeme göz önüne alınarak karar vermek gerekirken, “davanın kabulüne” karar verilmesinin bozmayı gerektireceği-
Davacının alacağı likit ve davalı itirazında haksız çıktığına göre, haksız çıkılan miktar üzerinden, davalının inkâr tazminatına mahkûm edilmesi gerekeceği-
Mahkemece İİK. nun 40/2 maddesi gereğince davacının fazla ödeme yaptığı icra dairesinden icranın eski hale iadesini talep hakkı olduğundan, “dava açmakta hukuki yararı bulunmadığı” gerekçesi ile davayı reddetmesinde yasaya aykırı yön bulunmadığı-
Dava, araç kiralanmasından kaynaklanan alacağın tahsili için girişilen takibe vaki itirazın iptali isteminden kaynaklanmakta olup, davacının hangi dönem için takip yaptığı ve takip öncesi ödenen miktarın talepte düşülüp düşülmediğinin belli olmaması karşısında, mahkemenin bu hususları alacaklıya açıklattırarak karar oluşturması gerekirken, bu hususlar araştırılmaksızın “davanın kabulüne” karar vermesi bozma gerektireceği-
Karara dayanak yapılan bilirkişi raporuna yönelik davacı itirazları dikkate alınıp, yeni bir bilirkişi veya bilirkişi kurulundan rapor alınmadan oluşturulan kararın bozulması gerekeceği-
Kötü niyet tazminatına hükmedebilmek için icra takibinde haksız olmanın yeterli olmayıp, ayrıca kötüniyetli takip yapıldığının da kanıtlanması gerekeceği-