İİK.nun 67. maddesine göre borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi halinde borçlunun, diğer tarafın talebi üzerine takip tarihi dikkate alınarak asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına mahkum edilmesi gerekeceği-
Kooperatif ile üyesi ve üyelerin kendi arasındaki davaların, kamu düzeninden kaynaklanan kesin yetki kuralı gereğince kooperatifin muamele merkezinin bulunduğu yer mahkemesinde görülmesi gerekeceği- Üye ile yetkiye itiraz etmeyen üye arasında takip yetki açısından kesinleşmiş olup, yetkiye itiraz etmemiş olsa da kooperatif açısından kesin yetki kural gereği icra dairesinin yetkisiz olacağı, her iki davalı yönünden farklı mahkemeler yetkili olduğundan ve itirazın aynı ve tek takibe dayanan itirazın iptali davasının ayrılması takibin de ayrılması sonucunu doğuracağından ve mahkemenin takibi ayırması mümkün olmadığından ayrı ayrı takip ve itirazın iptali davası açılması gerektiği gözetilerek davanın usulden reddine karar verilmesi gerekeceği-
Davacı yüklenici, kendisine yapılan ödeme tutarında yanıldığını iddia etmişse de, bu hususun esaslı hata olarak kabul edilemeyeceği- Yüklenici, ticaret şirketi olup ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerektiğinden, kendisine yapılan ödeme miktarını bilmesi ve buna göre mutabakatname imzalamak zorunda olduğu-
HMK'nun 202. maddesi ''Senetle ispat zorunluluğu bulunan hallerde delil başlangıcı bulunursa tanık dinlenebilir.Delil başlangıcı, iddia konusu hukuki işlemin tamamen ispatına yeterli olmamakla birlikte, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen kimse veya temsilcisi tarafından verilmiş veya gönderilmiş belgedir.'' hükmünü içermekte olup, davacının dayandığı mail ve teslim tutanağının delil başlangıcı olarak kabul edilip edilemeyeceğinin tespitinin gerekeceği-
Kira parasının tahsiline yönelik, tahliye istekli olarak başlatılan icra takibine yapılan vaki itirazın iptali, kiralananın tahliyesi ve icra inkar tazminatına-
Protokoldeki yükümlülükler arsa sahibince yerine getirilip, sözleşmenin arsa sahibince feshi de söz konusu olmadığından arsa sahibinin protokolden kaynaklanan borcu bulunmadığından, edimi yüklenen davalının da sorumlu olduğu bir miktarın bulunmadığı, bu nedenle mahkeme kararının onanması gerekeceği-