İtirazın iptali davasının itirazın alacaklıya tebliğ tarihinden itibaren bir sene içerisinde açılmasının gerekeceği, her ne kadar Kadıköy 7. İcra Müdürlüğünün 2010/12274 sayılı dosyası içerisinde borçlunun itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğine ilişkin belgeye rastlanmamış ise de, davacı alacaklı tarafından 01/07/2010 tarihinde icra hukuk mahkemesine açılan dava ile itirazın kaldırılması istenmiş olup artık itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edilmediğinden söz edilemeyeceği, bu sebeple yasada öngörülen hak düşürücü sürenin başlangıç tarihinin icra hukuk mahkemesine itirazın kaldırılması davasının açıldığı tarih olan 01/07/2010 tarihi olarak kabul edilmesinin gerekeceği-
Kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemi-
Davalının dayandığı kira sözleşmesinin kira bedelini belirlemenin dışında başka bir nedenle düzenlendiği ve muvazaalı olduğu, uyuşmazlığın tarafların gerçek iradesine uygun olarak düzenlenen kira sözleşmesi uyarınca çözümlenmesi gerekeceği-
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali davasında davanın tarafları dışında üçüncü bir şahsın isticvabının mümkün olup olmadığına ilişkin olup, hakimin davayı aydınlatma ödevine ilişkin 31'inci maddede, hakimin, uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz ya da çelişkili gördüğü konular hakkında taraflara açıklama yaptırabileceği, soru sorabileceği, kanıt gösterilmesini isteyebileceği-
Sürücülü araç kiralama hizmeti sözleşmesi uyarınca hak edişlerden yapılan sigorta prim kesintisine ilişkin alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemi-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında, ispat yükünün davacı tarafa ait olduğu-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası-
Davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi için davaya konu alacağın gerçek miktarın belli olması veya belirlenebilmesi için bütün unsurlarının borçlu tarafından bilinebilecek nitelikte bulunması, hakimin takdirine bağlı olmaması gerekeceği-