Davanın, kargo ve lojistik mali sorumluluk sigortasına dayalı rücuen tazminatın tahsili amacıyla girişilen icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin olduğu-
Mahkemece davalı Banka ile davacı eşit kusurlu kabul edilmişse de dava konusu olayda sorumluluk, yetkisi sona eren yönetim kurulu üyelerine ödeme yapan ve asıl kusurlu olan davalı Banka'da olup davacı Kooperatifin, davalı Banka'ya göre daha az kusurlu olduğu, mahkemece, davalı Banka'nın daha fazla kusurlu olduğu nazara alınarak hüküm kurulmak gerekirken, davacı ile Banka'nın %50'şer oranında kusurlu olduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı- Davacının, hesabından usulsüz çekilen dava konusu tutarlar için avans faizi isteyebileceği, takip talebinde de asıl alacağa yürürlükteki avans faizi oranı olan %27 oranında işleyecek faizi ile birlikte tahsil talebinde bulunduğu, bu durumda davalı ........ yönünden takipte belirtilen işlemiş faiz tutarını aşmamak kaydıyla takip tarihine kadar avans faizi talep edebileceği, takip tarihinden itibaren de her iki davalı yönünden asıl alacağa %27 oranından fazla olmamak üzere avans faizi işletilmesini isteyebileceğinin nazara alınması gerekirken davalı ............ hakkında takip tarihine kadar yasal faiz hesabı yapılarak bulunan tutara hükmedilmesinin ve her iki davalı yönünden takip tarihinden itibaren asıl alacağa yasal faiz uygulanması suretiyle takibin devamına karar verilmesinin yerinde olmadığı- Davacı hesabından çekilen 206.349,00 TL'den 51.559,00 TL'sinin Kooperatifin kasa hesabına girdiğinin ve halen kasada görünen tutar dışında gider ve ödemeleri için kullanıldığının alınan bilirkişi raporları ile belirlendiği, bu durumda hesaplarına işlenen tutarı düşmeden çekilen tüm para için takip başlatan davacının kasa hesabına alınan miktar yönünden takip başlatmasında kötü niyetli olduğu nazara alınarak bu miktar yönünden davalı Banka yararına kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerekirken davalı Banka'nın kötü niyet tazminat talebinin tümüyle reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı-
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasından dolayı..
Finansal kiralama sözleşmelerinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takibe konu itirazın iptali istemine ilişkin açılan davada, 4721 sayılı TMK'nın 887. maddesi uyarınca hem asıl borçluya, hem de ipotek borçlusu davalılara usulüne uygun olarak ödeme isteminde bulunulduğu, takipten önce alacağın muaccel kılındığı gözetilerek tarafların diğer iddia ve savunmaları doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Uyuşmazlığın; genel kredi sözleşmesindeki davalı kefaletinin geçerli olup olmadığı ve bankanın alacağının bulunup bulunmadığı hususlarına ilişkin olduğu-
Uyuşmazlık, ticari defter ve kayıtlara göre tarafların alacak borç ilişkine ilişkindir...
Dava, kredi alacağından kaynaklanan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir...
Kaçak tüketime dayalı borçtan dolayı açılan icra takibine karşı açılan ititazın iptali davasının, icra dosyasından vazgeçme nedeniyle kapatıldığı, takibe konu kaçak tutanağının iptal edildiği ve takipten vazgeçildiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin talep edildiği uyuşmazlıkta dava açılmasına sebebiyet vermeyen davalı lehine kendisini vekille temsil ettirdiğinden vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
Önceki gerekçeye ilâveten somut olayda  her iki davalı şirketin yetkilisi olan şahsın davacı alacaklıya gönderdiği elektronik postada, bozulan karar gerekçesinde açıklandığı üzere davalı ............. Sigorta Aracılık Hizm. A.Ş.'nin davacıya olan borcunu diğer davalı ........İç Dış Ticaret ve Danışmanlık Hizm. A.Ş.'nin davacı şirketten olan alacaklarından ödenmesini kabul ettiği, bu beyanın  diğer davalı ...... İç Dış Ticaret ve Danışmanlık Hizm. A.Ş. tarafından borcun üstlenilmesi mahiyetinde olduğu, asıl davada davacı şirketin bu talebi kabul ettiğinin dosya kapsamıyla anlaşıldığı, davalı- birleşen dosyada davacı  ......... İç Dış Ticaret ve Danışmanlık Hizm. A.Ş.'nin, davalı ........ Sigorta Aracılık Hizm. A.Ş.'nin borcunu üstlendiği, üstlenmenin borca katılma şeklinde yorumlanması gerektiği, bu nedenle asıl davanın davacısına karşı her iki davalının birlikte sorumlu olduğunun kabulü gerekeceği-
Mahkemece ek rapor alınarak asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek faizin yıllık %13,75 oranı üzerinden şikâyet konusu olan 27.11.2014 tarihli dosya hesabı tarihine göre hesaplattırılarak, direnme kararının borçlu tarafından temyiz edildiği de gözetilerek oluşacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile direnme kararının bozulduğunun, mahkemece bozmaya uyulmasına karşın hükme esas alınan bilirkişi raporunda %13.75 faiz oranı üzerinden yapılan hesaplama kapsamında şikayetin reddine karar verildiğinin anlaşıldığı, bu durumda, mahkemece, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında belirtildiği şekilde asıl alacağa takip tarihinden itibaren şikayet konusu dosya hesabı tarihi olan 27.11.2014 tarihine kadar işleyecek faizin yıllık %13,75 oranı üzerinden hesaplama yaptırılarak, şayet ilk karardan aleyhe bir durum çıkması halinde borçlunun usuli kazanılmış hakkı da nazara alınarak bir karar verilmesi gerekirken, şikayetin borçlunun kazanılmış hakkını ihlal edecek şekilde reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-