Taraflar arasında bir alacak ve borç ilişkisinin mevcut olduğu ancak borcun sona erip ermediği konusunda uyuşmazlık bulunduğu, itirazın iptali davası neticesinde davalının ihtiyati haciz talebinin haksız olduğu anlaşılmış ise de manevi tazminattan sorumluluk için kusur aranacağı- Haciz için borçlu davacıya ait işyerine gidildiği, haciz mahallinde, davacı tarafından, takibe konu edilen paranın ödendiği, başkaca işlem yapılmadığı, nakdi teminatın sonradan teminat mektubu ile değiştirildiği gözetildiğinde, davacının ağır manevi zararının oluşmadığının kabulü ile manevi tazminat isteminin reddine karar verilmesi gerektiği-
Davacının usulüne uygun tazmin isteminin hangi tarihte yapıldığının tesbiti ile, ihtiyati tedbir kararından önce yapılan usulüne uygun tazmin talebi var ise bu talep ile davalının temerrüdü gerçekleşeceğinden teminat mektubu bedelinin davalı tarafından ödeme tarihi itibariyle işlemiş faiz, vekalet ücreti ve harcın hesaplanarak, gerekirse bu konuda bilirkişi incelemesi yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Davacının iddiası gereği bilirkişi incelemesi yapılmış ise de; incelemenin eksik defter ve belgeler üzerinden yapıldığı, taraflara defter ve belgelerini sunma hususunda süre verildiği, davalı şirkete meşruhatlı davetiye çıkartıldığı ve şirket tarafından verilen yazılı cevap ile defter ve belgelerin bulunduğu İstanbul adresinin ayrıntılı olarak bildirilmesine rağmen, sadece davacıya ait defterler üzerinden inceleme yapılarak sonuca ulaşılması eksik incelemeye dayalı olduğu, davalı tarafından gösterilen yerde uzman bilirkişi marifeti ile inceleme yapılıp ispat yükünün davacı da olduğu da dikkate alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Kesilen ağaç ve çiçeklerin 634 sayılı KMK’nda belirtilen ortak alanlardan olup olmadığı, kat malikleri kurulunca kat maliklerine bahçenin tahsis edilip edilmediğinin tespiti ile kesilen ağaçlarla ilgili cezai soruşturma varsa soruşturma evraklarının getirtilip incelendikten sonra karar verilmesi gerektiği-
İtirazın iptali istemine ilişkin davada, davalı tarafça icra takibine itiraz dilekçesinde, cevap dilekçesinde ve öninceleme duruşmasında "davalı tarafça çekilen kredilerin ipotek veren ile davalı arasındaki ortaklık için çekildiğine" dair bir savunma ileri sürülmemiş olup, davalı asil tarafından öninceleme duruşmasından sonra yapılan celsede ifade edilmiş olduğundan, savunmanın genişletilmesi yasağı kapsamında iddia ve savunmalar değerlendirilerek bir sonuca varılması gerektiği- Davalı tarafça çekilen kredilerin ortaklık için çekilerek ortaklığa harcandığı yönündeki savunmanın tanık deliliyle ispatlanamayacağı-
Davalıya satılan eşyaların bedelinden bakiye kısmın tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
Davalıdan satın aldığı ve davalının talimatına göre kullandığı ilaçların tarlasındaki domatesleri yaktığını ileri sürerek, tespit dosyası ile tespit edilen zararını, davalı aleyhine icra takibine koyduğunu ancak takibe haksız itiraz edildiğini ileri sürerek, vaki itirazın iptaline, takibin devamına, icra inkar tazminatına-
Davalı avukatın vekillik ilişkisi sırasında davacı adına tahsil ettiği alacak ile davacı şirketten aldığı masraf avansının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
Tarafların durumu gereği aralarındaki uyuşmazlığın tahkim usulüne göre çözümlenmesi gerektiği gözetilerek, 3533 sayılı Kanun'un 1 maddesindeki düzenleme uyarınca, mahkemenin görevsizliğine karar verileceği-
Davacının, davalılardan bonoya dayalı alacağına binaen yapılan takibe vaki itirazların iptaline-