Davacı işçinin, HM. mad. 106 kapsamında davalı işveren tarafından yapılan görevlendirmenin "esaslı değişiklik" olduğunun tespitine ilişkin dava açmasında hukuken korunmaya değer güncel bir yararının bulunduğu- "İş Kanunu’nun 22. maddesinde çalışma koşullarında değişiklik hâlinde başvurulacak hukukî yolların açıklandığı, maddede belirtilen şekilde açılacak eda davalarında iş sözleşmesinde yapılan değişikliğin esaslı değişiklik olup olmadığı hususunun öncelikle tespit edileceği, bu nedenle davacının beklediği hukukî korumayı ancak eda davası açarak sağlayabileceği" şeklindeki görüşün HGK çoğunluğunca benimsenmediği-
İhale bedelinin muhammen bedelin üzerinde olduğunun görüldüğü, şikayetçinin dava konusu ihalede ihale alıcısı olup, ihalenin feshi isteminde menfaatinin ne suretle muhtel olduğunu ispatlayamadığı, dolayısı ile bu durumda zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, şikayetçinin İİK’nun 134/8.maddesi kapsamında ihalenin feshini istemek kapsamında hukuki yararının bulunmadığı- İşin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde, şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceği-
Davacının dava dayanağı olan, kesinleşmiş takip dosyalarındaki haciz sırasını, bunlardan önceki diğer alacaklıların takip konusu alacakların da tesbit edilerek, davacının tüm takip dosyalarındaki borcu karşılama imkanı olup olmadığı değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği- Yargılama sırasında dava konusu alacak, davacı tarafından, başkasına devredildiğine göre davacı tarafından açılan davanın, aktif husumet yokluğu söz konusu olduğu-
Bilirkişi incelemesi, bir delil türü olup davacıya verilen kesin sürede delil avansının yatırılmaması sebebiyle ancak delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı ihtarının yapılması gerekliliği yanında bilirkişi için takdir edilen ücret bakımından dosyada ne kadar eksik delil avansının olduğu hususunda açık, net ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde bir belirlemenin yapılmadığı, şu halde; mahkemece, usule aykırı ara karara rağmen davacı tarafından yargılamanın gecikmesine sebebiyet verilmeksizin bir sonraki duruşma gününden önce delil avansını yatırmış olması dikkate alınarak bilirkişiden rapor alındıktan sonra tüm delillere göre sonuca gidilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisinin doğru olmadığı-
Tedbirin haksızlığının ve zarar koşullarının kanıtlanması durumunda (mahkemece iadesine yönelik karar verilmediği sürece) teminat mektubunun icra kanalı ile paraya çevrilmesi önünde herhangi bir hukuki engel bulunmamasına rağmen teminat mektubunu veren bankaya husumet tevcih edilmesinde hukuki yarar olmadığından, davalı banka yönünden davanın, hukuki yarar yokluğu sebebiyle usulden reddi gerekeceği-
Dava konusu "Savcılarla davalaşan, hakimlerden şamar yiyen bilgisiz bakan: Prof. Dr. ................." başlıklı yayının tarihi ve içeriği ile tarafların ekonomik ve sosyal durumları tüm dosya kapsamıyla birlikte değerlendirildiğinde, mahkemece davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olmayıp, uygun olduğu- Davalı yayın tarihinde ............... Gazetesinin yazı işleri müdürü olduğundan kendisine husumet yöneltilebileceği-
Taşınmaz mal satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile yüklenici davalılara bırakılan bağımsız bölümün satışı hususunda davacı ile davalı yükleniciler arasında taşınmaz satış vaadi sözleşmesi yapıldığı, bu durumda sözleşmenin feshedilmesi ile davacının yükleniciler ile yapmış olduğu sözleşmeden doğan hak ve alacaklarının tahsili imkansız hale geleceğinden davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü ile işin esasına girilerek dava konusu edilen ..... Noterliği 'nin ........ tarih ....... yevmiye no'lu Düzenleme Şeklinde Fesihname de muvazaa koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği- Adı geçen davalının muvazaalı olduğu iddia edilen ........... tarih ........... yevmiye no'lu Düzenleme Şeklinde Fesihname’yi davalı yüklenicilerin vekili sıfatı ile imzalamakla birlikte ayrıca taşınmaz satış vaadi ile davacıya satışı vaad edilen daireyi satış yolu ile satın alan kişi konumunda olduğunun anlaşıldığı, hal böyle olunca davalı ...’de muvazaa iddiasının tarafı olduğu iddia edilmesi karşısında pasif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmesinin doğru olmadığı-
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; iş kazası olmadığının tespiti istemli eldeki davada; Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından aleyhine rucuan tazminat davası açılan davacının, iş kazası olmadığının tespiti isteminin rucuan tazminat davasında ön sorun olarak değerlendirileceğinden bahisle davanın hukukî yarar yokluğundan reddinin yerinde olup olmadığı buradan varılacak sonuca göre sigortalı işçiye (müteveffa sigortalının mirasçılarına) husumet yöneltilerek işin esasına girilmesinin gerekip gerekmediği-
Muvazaa hukuksal sebebine dayalı tapu iptal-tescil istemine ilişkin davada, davacının iş bu davayı açmakta davalı ...’tan alacağının bulunması sebebiyle hukuki yararının olduğu aşikar olup katılma alacağı davasından kaynaklanan alacağa hükmedilmiş olması sebebiyle eldeki davanın konusuz kaldığından bahsetmenin mümkün olmadığı-
Taraflar arasındaki sistem kullanım anlaşması uyarınca davalı tarafından düzenlenen ve davacı tarafça ödenen ceza faturalarının bedelinin tahsili istemi-