Sanığın, aleyhindeki takipten kısa bir süre sonra başlatılan bir başka icra takibi ile ilgili olarak, takibin açıldığı gün icra dairesine giderek ödeme emrini tebellüğ edip, borcu kabul ettiği gibi dosyanın kesinleşmesi için kanuni sürelerden ve itiraz haklarından feragat ettiği dikkate alındığında, taraflar arasındaki borç ilişkisinin asıl olmayan borç ikrarına dayanıp dayanmadığının araştırılmasının gerekeceği-
Alacaklıdan mal kaçırmak kastıyla mevcudunu eksiltmek suçundan dolayı iddianame ile dava açılmasına gerek olmayıp, icra mahkemesine verilecek dilekçe ile veya şifahi beyanla yargılamaya başlanacağı-
İcra ve İflâs Kanunu'nda düzenlenmiş olan suçlarla ilgili yargılama usulü İİK'nun 349. maddesinde açıkca belirtilmiş olduğundan, şikayetin İİK'nun 346. maddesinin son fıkrası uyarınca yetkili kılınan "icra takibinin yapıldığı yerdeki icra mahkemesine yapılması" gerektiği (C. Savcılığınca iddianame düzenlenerek kamu davası açılmasına gerek bulunmadığı)–
Alacaklı tarafın, alacağın tahsiline yönelik hiçbir işlem yapmaması ve taşınmaz üzerindeki haczi kaldırtması göz önüne alındığında, sanığın alacaklıyı zarara uğratmak maksadıyla mevcudunu eksiltme suçuna ait kastının varlığından söz edilemeyeceği-
Suç tarihi 1/6/2005 tarihinden önce olduğu takdirde, zamanaşımı süresi daha lehe olan 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2 inci maddelerine göre saptanması gerekli olup, buna göre, 5 yıllık asli ve 7,5 yıllık kesintili zamanaşımı süresine tabi olacağı-
Borçlunun, hakkındaki icra takibinden kısa bir süre sonra yakın akrabası tarafından başlatılan icra takibi nedeniyle bizzat icra dairesine giderek borcu kabul edip, takibin kesinleşmesi için kanuni sürelerden ve itiraz haklarından feragatta bulunması ve yine kısa bir süre sonra da taşınmazını adı geçen akrabasına satması gibi hususlar dikkate alındığında, borç ilişkisinin asıl olmayan borç ikrarına dayanıp dayanmadığı incelenmeden beraat kararı verilemeyeceği-
Alacaklısını zarara sokmak kasdiyle mevcudunu azaltmak suçunun oluşup oluşmadığı incelenirken sanık adına kayıtlı bulunan aracın takip tarihinden kısa bir süre önce diğer sanığa hangi bedelle satıldığı ve alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla satılıp satılmadığı hususları ile borçlu sanık hakkında aciz belgesi alınıp alınmadığı ve borçlunun borcu karşılamaya yetecek başka mal varlığı olup olmadığı konularında araştırma yapılması gerekeceği–
Kendisine ait aracı icra takibi başladıktan sonra devrettiği anlaşılan sanığın satış gerekçesi olarak "sıkışıklığını" ileri sürmesi halinde, bu gerekçesinin haklı olup olmadığının, borcu karşılayacak başka malvarlığının bulunup bulunmadığının ve hakkında aciz belgesi alınıp alınmadığının araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği–
Borçlu sanığın İİK'nun 331. maddesi uyarınca cezalandırılması amacıyla iddianame ile kamu davası açılamayacağı- İcra takibinden kısa süre önce taşınmazını sattığı anlaşılan borçlunun bu taşınmazı hangi bedelle sattığı ve borcunu karşılamaya yetecek başka mal varlığı bulunup bulunmadığı araştırılmadan karar verilemeyeceği–
Borçlu sanığın icra takibinden kısa bir süre önce kendisine ait aracı davacı yakını olan diğer sanığa hangi bedelle sattığı ve borçlu sanığın borcu karşılamaya yetecek başka mal varlığı bulunup bulunmadığının araştırılması gerekeceği–