İİK.’nun 331. maddesinde düzenlenen “alacaklısını zarara uğratmak kastiyle mevcudunu eksiltmek suçu” nun oluşumu için, borçlu hakkında “aciz belgesi” alınmasının zorunlu olmadığı, alacaklının “alacağını alamadığını” ispatlaması halinde de, maddedeki suçun unsurları itibariyle oluşacağı-
Sanığın takip tarihinden sonra adına kayıtlı taşınmazını başkasına satmasının, “alacaklıyı zarara uğratmak kastıyla yapılıp yapılmadığı” tartışılmadan karar verilemeyeceği –Sanığa ait aracın vergi borcundan dolayı haczedilip satılmış olmasının, İİK.’nun 331. maddesindeki suça konu olamayacağı-
Mahkemece İİK.’nun 331. maddesinde düzenlenmiş olan suçtan dolayı “sanığın beraatine” karar verilmiş olmasına rağmen, kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin, yasaya aykırı olacağı-
İİK.’nun 331/I maddesi gereğince sanığa atılan eylemin yaptırımının suç tarihi itibariyle “hapis cezasının alt sınırı 6 ay olarak” düzenlenmesine rağmen, mahkemece sanığın “takdiren ve teşdiden 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına” karar verilemeyeceği gibi, ayrıca hapis cezası ile birlikte adli para cezasına da hükmedilmesi gerekirken, adli para cezasına hükmedilmeden hüküm kurulamayacağı-
Tarafların (sanıkların) boşanmış olmalarına rağmen aynı evde yaşamaya devam edip etmediklerinin zabıta araştırması yapılarak araştırılması, boşanmalarının muvazaalı olup olmadığının belirlenerek, varılacak bir sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Tanığın alacaklısını zarara uğratmak kastıyla başka bir icra takip dosyasındaki alacağını temlik ettiğine ilişkin iddia üzerinde durularak ve temlik alan şirket (kişi) ile sanık arasında alacak-borç ilişkisi bulunup bulunmadığı ve temlik nedeni araştırılarak varılacak sonuca göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerekeceği-
“Sanığın aracını, takipten dört ay önce noter vasıtasıyla muvazaalı olarak üçüncü bir şahsa satmış olduğu” ileri sürülmemiş olması nedeniyle, aracın gerçek değeriyle noterdeki satış değerinin araştırılmasına gerek bulunmayacağı-
“Alacaklısını zarara sokmak kastiyle mevcudunu eksiltmek suçu” ndan dolayı borçlu-sanık hakkında “suçun işlendiği tarihten itibaren” en geç bir yıl ve “suçun işlenildiğinin öğrenilmesinden itibaren” üç ay içinde icra mahkemesine dilekçeyle şikayette bulunulması gerekeceği; bu süreler geçtikten sonra şikayette bulunulması halinde icra mahkemesince “şikayetçinin, şikayet hakkının düşürülmesine” ş e k l i n d e karar verilmesi gerekeceği-
Şikayet dilekçesinde sanık hakkında “ticareti terk hükümlerine aykırı davranmak suçu” nu yaptırıma bağlayan İİK.’nun 337/a maddesinden dolayı şikayette bulunulmuş ise de, ileri sürülen hususların sabit olması ve sanık hakkında, İİK.’nun 331. maddesinin uygulanmasının gerekmesi halinde, İİK.’nun 351/I maddesi uyarınca, şikayetçinin dilekçesinde gösterdiği delillerle bağlı olması nedeniyle sanığın “beraati” yerine cezalandırılmasına karar verilemeyeceği-