İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte borçlunun takibin iptali isteminin icra mahkemesince reddine karar verildiği ve bu kararın borçlu tarafından istinaf edildiği- İstinaf yoluna başvurunun satıştan başka işlemleri durdurmayacağı- Bölge Adliye Mahkemesince icra hukuk mahkemesince verilen kararın ihale tarihinde istinaf incelemesinde olup olmadığı tespit edilerek ilgili dosyaya ilişkin olarak talebin ve istinaf konusunun takibin iptaline yönelik şikayet mi yoksa icranın geri bırakılması talebi mi olduğu değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
12. HD. 27.05.2021 T. E: 3816, K: 5612-
Tefhim edilen kısa kararda hükmün yasal unsurları yer alsa da, gerekçenin tefhim edilmediği- İİK'nın 363. maddesi uyarınca tefhimden itibaren istinaf süresinin başlaması hükmün HMK'nın 321/2. maddesi uyarınca yazılıp, gerekçesi ile birlikte tefhim edilmiş olmasına bağlı olduğundan şikayetçi bakımından istinaf süresinin gerekçeli kararın tebliği ile başlayacağının açık olduğu- Açıklanan nedenlerle, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde istinaf başvurusunda bulunan şikayetçi vekilinin başvurusu doğrultusunda, istinaf incelemesinin yapılması gerekeceği-
İncelemeye konu 'yargılamanın yenilenmesi talebinin reddin' ilişkin mahkeme kararı, bölge adliye mahkemelerinin göreve başladığı 20/07/2016 tarihinden sonra verilmiş olup, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 363.maddesi gereğince kanun yolu olarak öncelikle istinaf yoluna tabi bulunduğu-
Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, satış kararının iptali istemine ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmadığı- Dairemizce incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, İİK’nun 365/1-son maddesinde belirtildiği üzere KESİN nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352.maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE) karar verildiği-
20/07/2016 tarihinden sonraki mahkeme kararının kanun yolu olarak öncelikle istinaf yoluna tâbi bulunduğu-
02.03.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanunun 24. maddesi ile değişik 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 363/1. maddesine göre, istinaf yoluna başvuru süresinin, ilk derece mahkemesi kararının tefhim veya tebliğinden itibaren on gün olduğu-
İlk Derece Mahkemesince yapılan tefhimin HMK.'nun 321. maddesinde açıklanan nitelikte bir tefhim olduğundan bahsedilemeyeceği, ayrıca, İlk Derece Mahkemesinin gerekçeli kararının istinaf talep edene tebliğinin de yapılmadığı dikkate alındığında istinaf talebinin reddine dair İlk Derece Mahkemesince verilen ek kararın ve anılan ek karar hakkındaki istinaf başvurusu üzerine bölge adliye mahkemesince verilen başvurunun esastan reddi kararının usul ve yasaya uygun olduğunun söylenemeyeceği-
İşin esasını çözen ve kanun yolunda incelenecek olan karar tarihi dikkate alınarak bir kararın istinaf yoluna ve temyiz yoluna tabi olduğunun belirleneceği- Bu durumda, esasa ilişkin karardan önce verilen ve temyiz edilmeksizin kesinleşen görevsizlik kararları Kanun’da belirtilen “kararlar” dan sayılamayacağı-
İİK'nin 96-97 maddelerinin uygulanmasına yönelik icra mahkemesi kararlarına karşı istinaf yolunun açık olduğu-