12. HD. 29.06.2021 T. E: 1636, K: 7113-
İstihkak davasında harç ve vekalet ücreti hesaplanırken dava konusu alacak ile haczedilen malların değerinden az olan miktarın dikkate alınacağı; kesinlik sınırının belirlenmesinde ise davaya konu alacak, hak veya malın değerinin esas alınacağı (İİK. mad. 363/1)- (Alacak miktarından yüksek olan) "mahcuzun değerinin" karar tarihi itibariyle kesinlik sınırını geçmesi halinde, temyiz talebinin incelenmesi gerektiği- Bankanın üçüncü kişi sıfatı ile istihkak iddiasında bulunabilmesi için, haciz kararının alındığı tarih itibarı ile kredi borcunun tamamının ödenmemiş olması, banka riskinin devam ediyor olması, belirlenen geri ödemenin yapılmamış olması, kredi alacağı veya çek varsa bu miktar ile sınırlı olmak üzere üçüncü kişi bankanın dava konusu hesaplar üzerinde rehin, hapis, takas ve mahsup hakkının bulunduğunun kabul edilmesi gerektiği, bankanın sorumluluğu kapsamında olan alacaklarının kesinleşmiş olmasının gerekmediği-
Borçlu hakkındaki takibin ve haczin geçerliliği ortadan kalkması halinde, istihkak davasının konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, yargılama gideri ile vekalet ücreti yönünden de davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre karar verilmesi gerektiği- İstinaf/temyiz süresinin, Hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanması halinde, tefhimden, aksi halde gerekçeli kararın tebliğinden itibaren  başlayacağı-
İstihkak davalarının basit yargılama usulüne tabi olduğu, temyize konu olayda, 14.02.2019 tarihli tefhimin İİK.'nun 363. maddesinde açıklanan nitelikte bir tefhim olduğundan bahsedilemeyeceği, gerekçeli kararın davalı alacaklı vekiline 29.03.2019 tarihinde tebliğ edildiği, alacaklı vekilinin karara karşı 21.03.2019 tarihinde istinaf kanun yoluna başvurduğu, ilgili mevzuat hükümleri ve Anayasa Mahkemesinin kararı ışığında davacı alacaklı vekilinin süresinde istinaf talebinde bulunduğu kabul edilerek istinaf talebi hakkında esastan karar verilmesi gerekirken talebin süre aşımı nedeniyle reddinin doğru olmadığı-
İpoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte borçlunun takibin iptali isteminin icra mahkemesince reddine karar verildiği ve bu kararın borçlu tarafından istinaf edildiği- İstinaf yoluna başvurunun satıştan başka işlemleri durdurmayacağı- Bölge Adliye Mahkemesince icra hukuk mahkemesince verilen kararın ihale tarihinde istinaf incelemesinde olup olmadığı tespit edilerek ilgili dosyaya ilişkin olarak talebin ve istinaf konusunun takibin iptaline yönelik şikayet mi yoksa icranın geri bırakılması talebi mi olduğu değerlendirilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
12. HD. 27.05.2021 T. E: 3816, K: 5612-
İncelemeye konu 'yargılamanın yenilenmesi talebinin reddin' ilişkin mahkeme kararı, bölge adliye mahkemelerinin göreve başladığı 20/07/2016 tarihinden sonra verilmiş olup, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 363.maddesi gereğince kanun yolu olarak öncelikle istinaf yoluna tabi bulunduğu-
Tefhim edilen kısa kararda hükmün yasal unsurları yer alsa da, gerekçenin tefhim edilmediği- İİK'nın 363. maddesi uyarınca tefhimden itibaren istinaf süresinin başlaması hükmün HMK'nın 321/2. maddesi uyarınca yazılıp, gerekçesi ile birlikte tefhim edilmiş olmasına bağlı olduğundan şikayetçi bakımından istinaf süresinin gerekçeli kararın tebliği ile başlayacağının açık olduğu- Açıklanan nedenlerle, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içinde istinaf başvurusunda bulunan şikayetçi vekilinin başvurusu doğrultusunda, istinaf incelemesinin yapılması gerekeceği-
Somut olayda, temyizen incelenmesi istenen karar, satış kararının iptali istemine ilişkin olup, anılan kararın temyiz kabiliyeti bulunmadığı- Dairemizce incelenmesi istenen Bölge Adliye Mahkemesi kararı, İİK’nun 365/1-son maddesinde belirtildiği üzere KESİN nitelikte olduğundan, 5311 sayılı Kanunla değişik İİK'nun 364. maddesi ve 6100 sayılı HMK'nın 366.maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 352.maddesi uyarınca temyiz başvuru talebinin (REDDİNE) karar verildiği-
20/07/2016 tarihinden sonraki mahkeme kararının kanun yolu olarak öncelikle istinaf yoluna tâbi bulunduğu-