Şikayetçi borçlunun icra mahkemesine başvurusu borcun itfa edildiğine ilişkin olup, İİK'nın 363/son maddesi kapsamında olmadığı ve İİK’nın 149/a-2 maddesine göre istinafın satışı durdurması için gerekli teminatın da depo edilmediği anlaşıldığından Bölge Adliye Mahkemesince yukarıda yazılı gerekçe ile ihalenin feshine karar verilmesinin isabetsiz olduğu- Şikayetçi borçlunun takibin iptali talepli şikayet başvurusunda bulunduğu ancak ihale tarihinde henüz icra mahkemesinde yargılamanın devam ettiği, mahkemesince ........... tarihli ara karar ile takip tutarının %20’si oranında teminat tutarının icra kasasına depo edilmesi halinde takibin durdurulmasına karar verilmiş ise de icra dosyasına teminatın yatırılmadığı ve satışın durdurulması yönünde bir karar alınmadığı anlaşıldığından ihalenin yapılmasının usul ve yasaya uygun olduğu-
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesince ''tebliğinden itibaren'' denilmek suretiyle istinaf süresi konusunda tarafları yanıltacak şekilde hüküm oluşturulduğu bu hükme göre tebliğ tarihinden itibaren 10 gün içerisinde istinaf başvurusunun yapıldığı gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı-
İlk Derece Mahkemesinin asıl karara ilişkin 05.04.2023 tarihli kısa kararında “davacı vekilinin yüzüne karşı kararın tefhim veya tebliğinden itibaren 10 gün içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere “ karar verildiği, kararın 05.04.2023 tarihinde davacının yüzüne karşı tefhim edildiği, davacıya henüz gerekçeli karar tebliğ edilmeden 18.04.2023 tarihinde kararın istinaf edildiği, İlk Derece Mahkemesince ek karar ile istinaf yoluna başvuru süresinin tefhim tarihinden başlatılarak istinaf talebinin yasal sürede olmadığına karar verildiği görülmüş ise de, mahkemece kısa kararda “tefhim veya tebliğden itibaren “ denilmek sureti ile şikayetçinin kanun yoluna başvuru süresinin başlangıç tarihi yönünden yanıltıldığı, dolayısı ile kanun yoluna başvuru süresinin tebliğden itibaren başlayacağının gözetilmesi gerekeceği-
Kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte asıl alacağa bağlı olarak tazminata ve para cezasına hükmedildiği davada, temyiz sınırının asıl alacak üzerinden değil tazminat ve ceza değerinin üzerinden hesaplanacağı- "Asıl alacağa bağlı olarak tazminata ve para cezasına hükmedildiğinden kesinlik sınırının tespitinde asıl alacak miktarının gözetilmesi gerektiği" görüşünün HGK. çoğunluğunca benimsenmediği-
Uyuşmazlık; somut olayda borçlu vekilinin istinaf dilekçesinin alacaklı vekiline 23.07.2018 tarihinde tebliğ edilmesi ve alacaklı vekilinin 03.08.2018 tarihinde katılma yoluyla istinafa başvurması karşısında 6100 sayılı Kanun’un 345, 347 ve 348 inci maddeleri ile 2004 sayılı Kanun’un 363 ve 366 ncı maddeleri uyarınca katılma yolu ile istinaf başvurusu süresinin tebliğden itibaren on gün mü yoksa iki hafta mı olduğu, buradan varılacak sonuca göre alacaklı vekilinin katılma yolu ile istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır..
Hukuk davalarında hükümde kanun yolu süresinin hatalı gösterilmesi halinde, hatalı gösterilen kanun yolu süresi içinde yapılan kanun yolu başvurusunun incelenmesi gerektiği-
Dairemizin değişen içtihadı uyarınca; İcra İflas Kanunu'nun 363. maddesinde konu itibariyle kesin nitelikte kararlar sayılmış olup İİK 150/e uyarınca takibin düşürülmesinin bu kararlardan olmadığı, o halde Bölge Adliye Mahkemesince işin esasının incelenmesi gerekirken, başvurunun usulden reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
12. HD. 08.11.2023 T. E: 7883, K: 7316
İstinaf yoluna başvurulan icra mahkemesinin karar tarihinin 27.10.2022 olduğu, buna göre ilgili hükümler uyarınca; Taşınmaz Açık Arttırma İlanında 3 No’lu olarak gösterilen taşınmazın muhammen bedelinin 16.571,05 TL ve yine Taşınmaz Açık Arttırma İlanında 4 No’lu olarak gösterilen taşınmazın muhammen bedelinin 14.599,64 TL olduğu dolayısı ile her iki taşınmazın uyuşmazlık konusu olarak esas alınan muhammen bedellerinin, kesinlik sınırını geçmediği anlaşıldığından, icra mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurulamayacağı-
Şikayete konu ihalenin, takibin iptali talepli davaya ilişkin karara karşı istinaf başvurusunda bulunulduktan sonra ve istinaf başvurusu üzerine bir karar verilmeden önce olmak üzere ............ tarihinde yapıldığının anlaşıldığı, buna göre takibe yönelik itiraz ve şikayetler hakkında ................ İcra Hukuk Mahkemesi'nin ................ E. sayılı dosyasından verilen karar kesinleşmeden yapılan ihalenin feshi gerekirken, yazılı şekilde şikayetin esastan reddine dair hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-