İcra mahkemesi kararı istinaf yoluna başvurana tefhim edildiği halde, istinaf dilekçesi süre geçirildikten sonra verilip kaydedildiğinden, borçlunun istinaf isteminin süre aşımından reddine karar verilmesi gerektiği-
Muhtıranın içeriğine göre istenilen menkul bedelinin istinaf inceleme sınırı içerisinde kaldığından, taşınır teslimine ilişkin ilamlı takipte çıkartılan muhtıranın iptaline ilişkin şikayete ilişkin istinaf başvurusunun incelenmesi gerektiği-
İstinaf yoluna başvuru süresinin kararın tefhim veya tebliğinden itibaren 10 gün olduğu, Bölge Adliye Mahkemesince, on günlük istinaf süresinin geçirildiği gerekçesiyle, davacı/borçlu vekilinin istinaf başvurusunun usulden reddine karar verilmesi üzerine, borçlu vekilinin temyiz dilekçesinde; istinaf süre tutum dilekçesinin süresinde sunulduğunun ileri sürdüğü, iş bu nedenle UYAP ekranında yapılan incelemede, borçlu vekilinin göndermiş olduğu istinaf süre tutum dilekçesinin onay tarihinin 19/02/2019 olduğu, dolayısıyla, dilekçe onay tarihi itibariyle borçlu vekilinin istinaf isteminin süresinde olduğunun anlaşıldığı-
İstinaf yoluna başvuru süresinin kararın tefhim veya tebliğinden itibaren 10 gün olduğu, dosyanın incelenmesinde, 28/06/2018 tebliğ tarihinden itibaren yasal 10 günlük sürenin 08/07/2018 pazar günü sona erdiği, alacaklının göndermiş olduğu gerekçeli istinaf dilekçesinin havale tarihinin 09/07/2018 pazartesi günü olduğu, dolayısıyla, dilekçe havale tarihi itibariyle alacaklının istinaf isteminin süresinde olduğunun anlaşıldığı-
İcra mahkemesince verilen kararlara karşı, istinaf yoluna başvuru süresinin tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren on gün olduğu, istinaf dilekçesinin bu süre geçirildikten sonra verilmesi halinde istinaf isteminin süre yönünden reddi gerektiği-
İflas Müdürlüğünün "ikinci alacaklılar toplantısında İİK. 228 uyarınca taraflarına istihkak davası açmak üzere 7 günlük süre verilmesine ilişkin" işlemine yönelik şikayet üzerine icra mahkemesi kararlarının kesin nitelikte olduğu-
İİK. 363/1 uyarınca, istinaf yoluna başvuru süresinin, tefhim veya tebliğden itibaren on gün olduğu- Tefhim edildiği tarihten itibaren on gün geçtikten sonra yapılan istinaf istinaf isteminin süre aşımından reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasının incelenmesinin hatalı olduğu-
Süresinde istinaf süre tutum dilekçesini verdiği halde, istinaf gerekçelerini içeren dilekçenin süresinde verilmemesi ve süre tutum dilekçesinde de istinaf sebeplerinin belirtilmemesi halinde, Bölge Adliye Mahkemesi’nce, kamu düzeniyle sınırlı inceleme yapılarak karar verilmesi, kamu düzenine aykırılık da bulunmaması durumunda da istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerektiği-
Uyap üzerinde silinmiş evraklar arasında görülen süre tutum dilekçesinin havale tarihinin, tefhim edilen karara karşı yasal süreye uygun olduğunun anlaşılması halinde süre tutum dilekçesinin kabul edilmesi gerektiği-
İİK. mad. 363 uyarınca, tefhimden itibaren kanun yolu süresinin başlaması için hükmün, HMK. mad. 298/3 ve 294/3 uyarınca yazılıp, tefhim edilmesi gerektiği- Taraf vekillerinin yüzüne karşı tefhim edilen kısa karada, gerekçeli karar tüm unsurlarıyla tefhim edilmemesi halinde, kanun yolu süresinin tefhimden değil, gerekçeli kararın "tebliğinden" itibaren başlayacağı-